Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/4605
Karar No: 2009/5769

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/4605 Esas 2009/5769 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, ortak miras bırakanın satın aldığı taşınmazları davalılar adına tescil etmesini muvazaalı olarak nitelendirerek, satışın ve tapunun iptali ile tescil istemiş. Mahkeme, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermiş. Ancak temyiz edilen kararda, muvazaalı temlik iddiasının gizli bağış niteliğinde olduğu ve tenkis talebinde bulunulabileceği belirtilmiş. Bu nedenle hak düşürücü sürelerin geçmesi gerekli olmadığından davanın reddine karar verilmesi doğru değilmiştir. Kararda, Tenkis davası hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 560 ilâ 571. maddelerine yer verilmiş.
Detaylı açıklama:
Miras muvazaasına dayalı davanın gizli bağış niteliği taşıması nedeniyle İnançları Birleştirme Kararı uygulanamaz. Muvazaalı temlik iddiası tenkis talebine konu edilebileceği gibi, dava gizli bağış niteliğinde olup tenkisle ilgili hak düşürücü sürelerin geçmesi gerekli değildir. Bu nedenle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi doğru değildir. Tenkis davası hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 560 ilâ 571. maddeleri uygulanır.
1. Hukuk Dairesi         2009/4605 E.  ,  2009/5769 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 18/02/2009
    NUMARASI : 2008/318-2009/42

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, ortak miras bırakanın 9363 ada 5 parsel sayılı taşınmazda 16 ve 17 nolu bağımsız bölümleri 3.kişiden 24.12.1988 tarihinde haricen satın aldığını, ancak 10.1.1989 tarihinde 16 nolu bağımsız bölümün davalı oğlu R.. adına 17 nolu bağımsız bölümün ise ikinci eşi olan H... adına tescil ettirdiğini, anılan daireler karşılığında davalıların miras bırakana ödeme yapmadıklarını, işlemlerin kendisinden mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürüp, satışın ve tapunun iptali ile tescil isteğinde bulunmuştur.
    Davalılar, tenkis davasının zamanaşımının dolduğunu, çekişmeli taşınmazların alımı sırasında miras bırakanın, kendilerinin vekili ve temsilcisi sıfatıyla malikle pazarlık yaptığını, satış bedellerini ise kendilerinin ödediklerini, iddiaların doğru olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, “yerinde görülmeyen davanın hak düşürücü süre dışında açıldığından reddine” karar  verilmiştir.
    Karar, davacı vekili  tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi     raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Davacı, miras bırakanın üçüncü kişiden haricen satın aldığı taşınmazların davalılar adına tescilini sağladığını ve bu işlemlerin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur.
    İddianın açıklanan niteliği ve ileri sürülüş biçimi itibariyle davada muris muvazaası hukuksal nedenine dayanıldığı açıktır.
    Ancak, bilindiği üzere bu tür bir temlikin gizli bağış niteliği taşıması nedeniyle olayda 1.4.1974 tarih ve 1/2 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri yoktur. Zira, anılan İnançları Birleştirme Kararının uygulanabilmesi için miras bırakanın bizzat adına kayıtlı bir taşınmazı mirasçısından mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak temlik etmiş olması gerekir.
    Oysa, somut olaydaki temlik iddiası yukarıda açıklandığı üzere "gizli bağış" niteliğinde olup, ancak tenkis talebinde bulunulabilir ise de, eldeki davada bu tür bir istemde de bulunulmamıştır.
    Hal böyle olunca; yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda değerlendirme yapılması gerekirken, Türk Medeni Kanununun 560 ilâ 571. maddelerinden sözedilerek tenkisle ilgili hak düşürücü sürelerin geçtiği gerekçesiyle, davanın reddine karar  verilmiş olması doğru değildir.
    Davacının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,   14.5.2009  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi