17. Hukuk Dairesi 2014/9462 E. , 2016/928 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, müvekkilinin davalı borçlular hakkında ... İcra Müdürlüğünün 2008/9220 sayılı dosyasından takip başlatıldığını, borçluların alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve hakkındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için diğer davalı şirket ile anlaşarak ...2.İcra Müdürlüğünün 2008/10143 sayılı dosyasından takip başlatıldığını bu takibin muvaazalı olduğundan iptaline ve ... plakalı araç satışının da iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı borçlular vekili, davalı ... şirketi ile bir bağlantılarının olmadığını, dava koşullarının oluşmadığından haksız açılan davanın reddini talep etmişlerdir.
Davalı ... şirketi vekili, müvekkili şirketin borçlulardan alacaklı olduğundan haklarında takip yapıldığını ve malların haczedildiğini, ihalede alacaklı çıkmayınca alacağa mahsuben satın alındığını halen alacakları bulunduğunu belirtmiştir.
Dahili davalı ... vekili ise, dava konularından olan aracı ...3.İcra Mürülüğünün 2008/7211 sayılı takip dosyasından satın aldığını davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davacının takibin muvazaalı olduğunu ispatlanmadığından takip dosyası yönünden davanın reddine, dava konusu aracın ise bir başka takip dosyasındaki ihaleden satıldığından konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş hüküm davacı alacaklı vekili tarafından dava konusu icra dosyası yönünden temyiz edilmiştir.
Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
1-Davacı dava dilekçesinde...10 İcra Müdürlüğünün 2008/9220 sayılı takip dosyası yönünden tasarrufun iptalini talep etmiş ancak yargılama sırasında 04.04.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini genişleterek ...10 İcra Müdürlüğünün 2008/9086 sayılı takip dosyası yönünden de tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiş ise de tahkikat aşamasında yapılan ıslah davalılar kabul etmediğinden (HMK"nun141) bu dosya yönünden karar verilmemiş olması yerinde görülmüştür.
2-Davacı alacaklı ve borçlu arasındaki borç dayanağı 15.07.2008 tarihinde tanzim edilmiş bonodan kaynaklanmaktadır. Dava konusu iptali istenilen takip bundan sonra 23.07.2008 tarihinde başlamış, alacaklı ... şirketi adına takip için vekaletname borçlu şirket temsilcisi ... tarafından verilmiş, ödeme emri takiple aynı gün tebliğ edilmiş ve yine aynı gün borçlu şirket temsilcisi ... icra müdürlüğüne verdiği dilekçede borcu kabul ettiğini, sürelerden feragat ettiğini ve..."daki fabrikaları dışında mallarının olmadığını belirterek takibi kesinleştirmiştir. Alacaklı vekili aynı gün haciz istemiş ertesi gün borçlu şirkete ait fabrikasındaki tüm mallar haczedilmiş, haciz sırasında borçlu şirket temsilcisi ... hazır olup yine borcu kabul ettiğini ve bir diyeceği olmadığını belirtmiştir. Borçlunun ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonunda ticari defterin kapanış tastikinin olmadığı, takip dayanağı senedin muhasebe kayıtlarında yer almadığını, mevcut kayıtlara göre davalı ... şirketinin borçludan 799.037,22 TL alacağı olduğu belirlenmiştir.
Tüm bu maddi ve hukuki olgular birlikte değerlendirildiğinde, iptali istenilen takibin alacaklılardan mal kaçırma amacına yönelik danışıklı takip olduğu sabit olup talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken,hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26.01.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.