Esas No: 2021/3148
Karar No: 2022/5668
Karar Tarihi: 08.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3148 Esas 2022/5668 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davanın konusu senette tahrifat iddiasına dayalı menfi tespit istemidir. Davacı, davalıya verdiği 11.000 TL'lik bononun senette oynama yapılarak 111.000 TL'ye çıkarıldığını iddia etmiştir. Ancak mahkemece, davacının tahrifat iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Temyiz edilen kararda ise adli tıp raporlarının yeterli olmadığı ve oynama yapıp yapılmadığına ilişkin araştırmanın bir sonuca bağlanmamış olması nedeniyle mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu Madde 609, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 326.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Mut 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 21.01.2021 tarih ve 2020/66 E. - 2021/19 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine icra takibi yapıp, takibin usulsüz tebligat ile kesinleştirildiğini, müvekkilinin davalı ile onun vekili aracılığı ile ev alım satımı yaptığını ancak satış bedelinin tamamen ödendiğini, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, senette tahrifat yapıldığını iddia ederek borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının borçlu olmadığı iddiasının soyut iddialar olduğunu, senede karşı senetle ispat zorunluluğu bulunduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının belirtmiş olduğu tahrifat ve imza itirazını ispatlayamadığı, yine davacı, davalıya borcu olmadığını iddia etmekte olup davalının açık muvafakati olmaması, bono bedelinin 2.500,00 TL'den fazla olması sebebiyle iddiasını senetle ispatlaması gerekmekte olup bu iddiasını ispatlayamadığı, davacı yalnızca davalının kendisinin saflığından yararlandığını ve ödemiş olduğu senet karşılığı sahte senet vermiş olduğunu beyan etmiş ise de bu davaya konu bononun hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak bir delil olmadığı, davacının borçlu olmadığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, senette tahrifat iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı, davalıya 11.000.- TL bedelli bono verdiğini, senedin üzerinde oynama yapılarak 111.000.- TL bedelli bono haline getirildiğini ve takibe konulduğunu belirterek bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Mahkemece, savcılık aşamasında alınan adli tıp raporlarında senette herhangi bir tahrifat yapılmadığının tespit edildiği, davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Savcılık dosyasında alınan adli tıp raporlarında dava konusu senetteki ön yüz yazıların davacı ... ve davalı ...’in eli ürünü olup olmadığının incelendiği, senette davacının iddiasına ilişkin tahrifat yönünden inceleme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, senette davacının iddiası doğrultusunda tahrifat yapılıp yapılmadığı araştırılarak bir sonuca varılması gerekirken davacının iddiasını karşılamayan adli tıp raporlarının dikkate alınarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 08/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.