Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/9017
Karar No: 2019/5113
Karar Tarihi: 18.04.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/9017 Esas 2019/5113 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalıya borç para verdiğini ve karşılığında senet aldığını iddia ederek, senede itirazın iptalini ve inkar tazminatı talep etmiştir. Davalı ise senedin kendisine ait olduğunu kabul etse de, tarih ve miktar gibi yazıların kendisine ait olmadığını ve davacıya borçlu olmadığını savunmuştur. Mahkeme, senedin takip dayanağı yapılmasını kabul etmiş ancak delil olarak münhasıran davacının ticari defterlerine dayanılmaması gerekirken, davacının kaydı bulunmadığı için takip tarihi itibariyle davalıdan alacağı olmadığına karar vermiştir. Kararın bozulmasının gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: HUMK’nun 440/I maddesi.
13. Hukuk Dairesi         2017/9017 E.  ,  2019/5113 K.

    "İçtihat Metni"

    ....
    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR

    Davacı, davalıya elden borç para verildiğini ve karşılığında senet alındığını, borcun ödenmemesi üzerine senede dayalı olarak başlatılan takibin davalının borca ve imzaya itirazı ile durduğunu, ancak senedin davalı tarafından tanzim ve imza edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, senet üzerindeki imzanın kendisine ait olduğunu, ancak tanzim tarihi, miktar gibi yazıların kendisine ait olmadığını, bu senedi davacıya vermediğini ve davacının bir şekilde ele geçirip tahrif ederek icraya koyduğunu, davacıdan borç para almadığını, davacının ticari şirket olması nedeni ile alacağının defterlerinde kayıtlı olması gerektiğini, ancak defter kayıtlarında böyle bir alacağın bulunmadığını savunarak davanın reddini ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini dilemiştir.
    Mahkemece, bozma üzerine davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Davacı eldeki dava ile davacıya borç olarak vermiş olduğu paranın tahsili amacı ile kambiyo vasfı taşımayan senede davayı olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptalini istemiştir. Davalı, davacıdan borç para almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, senet altındaki imzanın kabul edildiği, kambiyo vasfı taşımayan senedin yazılı delil başlangıcı olduğu ve dinlenen tanık beyanları ile toplanan delillerle davacının alacaklı olduğunu ispat ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, takibin 30.000 USD asıl alacak üzerinden devamına karar verilmiştir. Söz konusu kararın taraflarca temyizi üzerine Dairemizin 2013/13071- 2014/13966 E. ve K. sayılı 29.04.2014 tarihli kararı ile; tacir olmayan davalının delil olarak münhasıran davacının ticari defterlerine dayandığını ve ticari defterlerin münderecatını kabul edeceğini mahkemeye bildirdiği, ancak her iki taraf da tacir olmadığı için talebinin kabul etmediği, davalının, tacir olan davacının ticari defterlerine delil olarak dayanmasına engel bir durum ve düzenleme mevcut olmayıp talebin reddinin doğru olmadığı, Mahkemece, davalının delil olarak münhasıran davacının ticari defterlerine dayanabileceği kabul edilerek davacıya defterlerini ibraz etmesi için süre verilmesi ve defterlerin ibrazı halinde inceleme yapılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile bozma kararı verilmiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda; davacının takip dayanağı yapmış olduğu senedi ticari defterlerine kaydetmemiş olduğu, bu itibarla davalının da delil olarak dayandığı davacı taraf ticari defterlerine göre takip tarihi (09.11.2010) itibariyle davacının davalıdan alacaklı olmadığı bildirilmiş olup; Mahkemece, toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre yapılan yargılama sonunda davacının takip tarihi itibariyle davalıdan tahsili gereken alacağının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmaması takip konusu senedi geçersiz hale getirmeyecektir. Senet altındaki imzanın davalı tarafından kabul edilmiş olduğu, davacının defterlerinde söz konusu senedin kayıtlı olmamasının senedin geçerliliğini etkilemeyeceği hususları gözetilerek ve tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda gösterdikleri tüm deliller değerlendirilmek sureti ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile tüm bu hususlar tartışılmaksızın yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalının tüm ve davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 31,40 TL harcın davacıya, 31,40 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    ....

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi