17. Hukuk Dairesi 2014/2387 E. , 2016/871 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :............Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılar........, ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların maliki ve sürücüsü olduğu kamyonla, davacının sürücüsü bulunduğu aracın kazası sonucu, müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin kazadan sonra Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi"nde yatarak tedavi olduğunu, yüzünde sabit iz kaldığını, yaşadığı sağlık sorunlarının müvekkilinin bundan sonraki hayatını da olumsuz şekilde etkilemeye devam edeceğinin aşikar olduğunu belirterek fazlaya dair haklarını saklı tutarak 70.000,00 TL manevi tazminatın 05.07.2009 olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili, ihale sözleşmesi gereği davanın.........."ye ihbar edilmesi gerektiğini, davalı ........"ın kazanın meydana gelmesinde kasıt ve kusurunun bulunmadığını, kazanın meydana gelmesinden yarım saat sonra ve gün içerisinde birden fazla kazanın meydana geldiğini belirterek davanın esastan reddini savunmuştur.
Davalı ..., havanın yağışlı olduğunu, aracın kontrolden çıktığını, kaza yerine yakın yerde kemik fabrikası olduğundan ona malzeme götürüp getiren kamyonların yolu yağlandırmış olmalarının kazayı etkilediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın 05.07.2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili davalılar ......, ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2)Davacı vekilinin temyizi yönünden inceleme;
Dava, yaralamalı iki taraflı trafik kazası nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat, bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan miktar kadar olması gerekir. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda, davacının yaralanma derecesi, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihine göre paranın alım gücü gibi nedenler dikkate alındığında, davacı için hükmedilen
manevi tazminat miktarı bir miktar az olup, daha fazla manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1)nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.