Esas No: 2021/3421
Karar No: 2022/5754
Karar Tarihi: 12.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3421 Esas 2022/5754 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı banka, davalıya verdiği kredi kartı borcunun ödenmemesi üzerine icra takibi başlattı. Davalı itiraz etti ve davacı icra takibini durdurdu. Davacı, davalının itirazının iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etti. Mahkeme, davacının her iki kredi kartı borcunun anaparasının 8.508,10 TL olduğunu ve temerrüt faizi uygulanabileceğini belirterek, dava kısmen kabul edildi. Ancak Yargıtay tarafından bozulan kararda takibe kadar işlemiş faizin dikkate alınmaması doğru olmadığı ve alacak likit olduğundan davacı lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmemesinin de gereksiz olduğu ifade edildi ve karar bozuldu. Kanun maddeleri: İcra ve İflas Kanunu (2004/6183): Madde 97.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Pazar (Rize) 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 18.07.2018 tarih ve 2017/22 E. - 2018/146 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen kredi kartı sözleşmesi ile davalıya kredi kartı verildiğini, kart borcunun ödenmemesi üzerine icra takibine geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonunda, dosya kapsamına ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı bankanın her iki kredi kartından kaynaklanan alacağının anaparasının 8.508,10 TL olduğu, bu bedele takip tarihinden itibaren %30,24 oranında temerrüt faizi ve BSMV uygulanmasının talep edilebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, Pazar İcra Müdürlüğü 2014/386 E sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, asıl alacak 8.508,10 TL olmak üzere, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %30,24 oranında temerrüt faizi ve BSMV uygulanmasına, fazlaya ilişikin istemin reddine, icra inkar tazminatı isteminin alacağın likit olmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Mahkemece, Yargıtay (kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin 17/11/2016 tarihli ve 2016/4222-2016/14859 sayılı bozma ilamına uyulmuşsa da bozma gereği yerine getirilmemiştir. Bozma ilamında, “..Hesap kat ihtarnamesinin davalı borçluya iadeli taahhütlü posta yoluyla tebliğ edilmesine ve davalının takipten önce temerrüte düşmesine rağmen takip tarihine kadar temerrüt faizi hesaplanmaması doğru değildir...” tespitine yer verilmiş olmasına rağmen, mahkemece takip tarihine kadar işlemiş faizin dikkate alınmaması doğru olmadığı gibi, alacak likit olduğundan davacı lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmemesi de yerinde görülmediğinden hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 12/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.