Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1277
Karar No: 2021/4497
Karar Tarihi: 31.05.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/1277 Esas 2021/4497 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2019/1277 E.  ,  2021/4497 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSU


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Uygulama kadastrosu sırasında, ... İli ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında yer alan ve tapuda davalı ... adına kayıtlı bulunan eski 1723 parsel sayılı 17.592,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 195 ada 75 parsel numarasıyla ve 17.693,75 metrekare yüzölçümlü olarak; davacı ... ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan eski 1725 parsel sayılı 8.500,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 195 ada 77 parsel numarasıyla ve 8.555,07 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ..., dava konusu 195 ada 75 ve 77 parsel sayılı taşınmazlar arasındaki sınırın 60 - 70 yıldır aynı olduğunu, 1972 yılında yapılan tesis kadastrosu sırasında zemine aykırı olarak belirlenen sınırın uygulama kadastrosu sırasında sabit ve çekişmesiz sınır kabul edildiğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 195 ada 75 ve 77 parsel numaralı taşınmazların uygulama tespitlerinin iptaline, 195 ada 75 parsel numaralı taşınmazın 16.254,96 metrekare, 195 ada 77 parsel numaralı taşınmazın ise 9.993,86 metrekare yüzölçümüyle, fen bilirkişi raporuna ekli Ek-2 nolu krokide tespit olunan sınırlar esas alınarak tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hükmün, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 21/03/2016 tarih, 2015/5403 Esas, 2016/2947 Karar sayılı ilamıyla “uygulama kadastrosuna itiraz davalarının, zeminde bulunan ve tesis kadastrosu sırasında mevcut olan sabit nokta ve sınırlardan yararlanılarak yapılan teknik çalışmalarla, taşınmaz sınırlarının tek tek değerlendirmeye tabi tutulup, tesis kadastrosu sırasındaki gerçek fiili duruma ulaşılmaya çalışılarak, uygulama tutanağı ile uygulama kadastrosu haritaları üretilmesi faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik olduğu, uygulama kadastrosunun amacının, tesis kadastrosuna ilişkin mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı gibi aynı nitelikteki uyuşmazlıkların da uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı, somut olayda; mahkemece eldeki davanın 3402 sayılı Yasa"nın 22. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca yapılan uygulama kadastrosundan kaynaklı ortak sınırın belirlenmesine ve uygulama kadastrosunun yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik olduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, davacının 1972 yılında yapılan tesis kadastrosu sırasında zemine aykırı olarak belirlenen sınırın, uygulama kadastrosu esnasında sabit ve çekişmesiz sınır kabul edildiğini, zemindeki sınırın kesik çizgilerle gösterildiğini belirterek, 195 ada 75 ve 77 parsel sayılı taşınmazların sınırlandırma tespit ve tescillerinin iptali ile zemindeki sınıra göre belirlenmesi istemiyle dava açtığı, davacının talebinin uygulama kadastrosuna itiraz değil, mülkiyet ihtilafına yönelik olduğu, tesis kadastrosundan kaynaklanan mülkiyet ihtilafına ilişkin davalarda görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu açıklanarak, davanın görev yönünden reddine kararı verilmesi” gereğine değinilerek bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak verilen görevsizlik kararı uyarınca dava dosyasının gönderildiği Asliye Hukuk Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu 195 ada 75 ve 77 parsel sayılı taşınmazların uygulama tespiti gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, Asliye Hukuk Mahkemesinin re"sen sicil oluşturma görevi olmadığına göre, davanın reddine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazlar hakkında tescil hükmü kurulması isabetsiz ise de, bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden, hükmün 1. fıkrasının 2. ve 3. bentlerinin (paragraflarının) hüküm yerinden çıkartılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu haliyle ONANMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 31.05.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi