23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/8082 Karar No: 2020/1545 Karar Tarihi: 05.03.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/8082 Esas 2020/1545 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2016/8082 E. , 2020/1545 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl davada davacı vekilli, icra müdürlüğü tarafından düzenlenen sıra cetvelinde 1. ve 2. sırada yer alan alacaklı davalıya gerçekte belirtilen miktarda borcu olmadığını, haricen yapılan tahsilatın icra müdürlüğüne bildirilmemesi nedeni ile bütün bedelin davalıya ödendiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalı vekili, davacının amacının borcunu ödememek olduğunu, iddialarının sıra cetveline itirazla ilgisi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Birleşen davada davacı vekili, takibe konu aidat borcunun gerçekte olmadığını, davalı site yönetiminin talep ettiği aidat alacağının oluştuğu tarihte davacının öğrenci olduğunu ileri sürerek takibin iptaline, henüz paylaştırılmayan bedelin davacıya ödenmesine ayrıca, satılan taşınmazın satış tarihi ile dava tarihi arasındaki farkın davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından ibraz edilen davacının imzasına havi senet ve makbuzlar üzerindeki imzaların davacıya ait olduğu, davacının davalı site yönetimine senet verdiği, taşınmazın tapuda adına kayıtlı olduğu, davacı adına başlatılan takiplerin borç miktarı ile uyyumlu olduğu, davacı 12.000,00 TL ödediğini iddia etmiş ise de buna ilişkin bir belgenin sunulmadığı gerekçesi ile asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Karar, asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Asıl dava sıra cetvelinin iptali, birleşen dava menfi tespit istemine ilişkin olup yargılama usulleri ayrı olan her iki davanın birleştirilerek görülmesi mümkün değildir. 2-) Asıl davada talep sıra cetvelinin iptali istemine ilişkin olup İİK’nın 142/1 hükmü gereğince sıra cetveline borçlunun itiraz hakkı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın esastan reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir 3.) Bozma nedenine göre, davalı vekilinin birleşen davaya ilişkin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün re"sen BOZULMASINA, (3)numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma nedenine göre davlı vekilinin birleşen davaya ilişkin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 05.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.