16. Hukuk Dairesi 2016/16510 E. , 2020/2021 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU: TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu,....Köyü çalışma alanında bulunan 121 ada 1; 127 ada 1; 128 ada 18, 52, 65, 119 ve 233 parsel sayılı 54.11, 82.74, 88.54, 4.253.90, 166.80, 4.311,51 ve 4.178,86 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak, taşınmazların tapu kayıtlarının 1/2 pay oranında iptali ile adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle çekişmeli 128 ada 65 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Dava konusu 121 ada 1; 127 ada 1; 128 ada 18, 52, 119 ve 233 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki hükme yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, davacı tarafın çekişmeli taşınmazların murisleri olan Hayri Koç ile davalı ...’ye babaları ..."tan intikal ettiği iddiasıyla dava açtıkları, davacı ile davalı tanıkları ve mahalli bilirkişi anlatımları ile taşınmazların evveliyatının kök muris..."a ait olduğunun sabit olduğu, ancak kök muris ...’ın, tarafların murisi ... dışında mirasçılarının da bulunduğu, buna göre davacı yanın mirasen intikal eden hakkının 1/2 değil daha az olduğu; buna rağmen davacı tarafın taşınmazların kök muris ... ile ilgisi olmadığını savundukları, dava bu kapsamda ele alındığında, davacı tarafın taşınmazların ..."a ait olduğunu ispatlaması gerektiği, ancak bunu ispatlayamadıkları gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Çekişmeli taşınmazların tarafların kök murisi ...’a ait olduğu sabit olup esasen bu husus mahkemenin de kabulündedir. Ancak, keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler, çekişmeli taşınmazın evveliyatının davacı ve davalının babaları olan ...’ya ait olduğunu beyan etmiş; mahalli bilirkişilerden ...ilaveten, kök muris ...’ın diğer mirasçılarının başka köyden yer aldıklarını ve buna karşılık (... Köyünde bulunan) dava konusu taşınmazların tarafların babası ...’ya düştüğünü beyan etmiş olup, buna göre taşınmazların muris ...’nın terekesine ait olduğunun kabulü gerekir. Davalı ... cevap dilekçesinde, tarafların babaları olan ... ’un 1948 yılında ölümünden sonra, terekesinin amcaları ... ile halaları ... tarafından 1950-1955 yıllarında taksim edildiğini ve amca ve hala tarafından yapılan taksim sonucu bu taşınmazların kendisine isabet ettiğini savunmuş ise de, davacıların murisi Hayri 1944, davalı ... ise 1942 doğumlu olup, onlar adına velayeten taksim yapma yetkisi sağ olan anneleri...’a ait olduğuna, bir başka ifade ile hala ve amcanın onlar adına taksim yapma yetkisi bulunmadığına ve (muris ... evlatları) ... arasında da taksim yapılmadığına göre, davalının taksim savunmasına itibar edilemeyeceğinden; Mahkemece, davacı tarafın davasının bu nedenle kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.