8. Hukuk Dairesi 2018/15335 E. , 2019/2343 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı alacaklı vekili ve davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı alacaklı ...-Y Elektrik Tic. ve San. A.Ş. vekili, asıl davada, 08.02.2011 tarihinde ve 09.02.2011 tarihinde olmak üzere toplam 4 ayrı hacizde haczedilen menkullerin borçlu ...ne ait olduğunu, mahcuzların, müvekkili tarafından, davalı üçüncü kişi (...) ... Elektrik Dağıtım A.Ş."nin yüklenicisi olan borçluya satışı yapılan mallar olduğunu, borçlunun üçüncü kişi ile yaptığı sözleşme kapsamında yapmayı taahhüt ettiği işlerden dolayı haciz tarihine kadar hiç bir istihkakının olmadığını, bu nedenle mahcuzların üçüncü kişinin zilyetliği ve mülkiyetine geçmesinin söz konusu olmadığını belirterek üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi ile kötü niyetli üçüncü kişinin müvekkiline tazminat ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı üçüncü kişi vekili, müvekkili Kuruma ait tapulu ve tahsisli araziler üzerinde kurulu bulunan enerji şebekesine dahil edilmiş menkul cihazların haczedildiğini, borçlunun mahcuzları teslim edip, montajını yaptıklarını, taşınır malı elinde bulundurmakla mahcuzların müvekkiline ait olduğunu, davacı-davalının dayanağı olan fatura ve irsaliyelerin, müvekkiline karşı delil olarak ileri sürülemeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Öte yandan, üçüncü kişi vekili, birleşen ... İcra Hukuk Mahkemesinin, 2011/98 Esas sayılı dosyasında haczedilmezlik şikayetinde bulunmuştur.
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda, “...”da haczedilen trafo dışındaki diğer haczedilen menkullerin davalı ... Dağıtım A.Ş."nin mülkiyetine geçmediği, haciz tarihinde kamu malzemesi konumunu kazanmadığı anlaşılmakla, "..."da haczedilen trafo binası dışında haczedilen menkullerin borçlu şirkete ait olduğu kabul edilerek davalı ..."ın menkuller üzerindeki istihkak iddiasının kaldırılmasına, "..."daki trafo binası yönünden ise haczedilen trafonun ..."ın mülkiyetine geçtiği ve kamu malı niteliğindeki enerji nakil hattı tesisi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve bu nedenle İİK"nin 82/1. maddesi gereğince haczedilemeyeceği anlaşılmakla, birleşen dosyada davacı ..."ın haczedilmezlik şikayetinin “...”daki trafo yönünden kabulü, diğer haczedilen menkuller yönünden ise reddi gerektiği,
İİK"nin 97/13-15. maddesindeki koşulların oluşmadığı gerekçesiyle tazminata hükmedilmeksizin her iki davanın da kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, (asıl davada davacı-birleşen davada davalı) alacaklı vekili ve (asıl davada davalı-birleşen davada davacı) üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Asıl dava, alacaklının İİK’nin 99. vd. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebi, birleşen dava ise üçüncü kişi tarafından ileri sürülen haczedilmezlik şikâyeti niteliğindedir.
1.Üçüncü kişi vekilinin birleşen davaya ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2.Alacaklı vekilinin birleşen davaya ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Üçüncü kişi ... vekilinin haczedilmezlik şikayetiyle ilgili dosyada birleştirme kararı verilmiş, Mahkemece şikayetin kısmen kabulü, kısmen reddine karar verilmiş ise de, icra dosyasında taraf olmayan üçüncü kişinin şikayet yoluyla haczin kaldırılmasını isteyemeyeceği, ancak istihkak prosedürüne göre haczin kaldırılmasını talep edebileceği düşünülerek şikayetin aktif husumet ehliyeti yönünden reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
3.Davalı alacaklı vekilinin ve davalı üçüncü kişi vekilinin asıl davaya ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Mahkemece, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma hüküm oluşturmaya yeterli değildir. Dosya içerisinde bulunan, davalı ... vekili tarafından sunulan, 21.04.2011 havale tarihli cevap dilekçesinin bilirkişilerce incelenmediği anlaşılmaktadır. Belirtilen nedenlerle, hükme dayanak alınan bilirkişi raporu, hüküm kurmaya yeterli değildir. Mahkemece yeniden, seçilecek 2 elektrik mühendisi, 1 inşaat mühendisi bilirkişi aracılığıyla keşif yapılması, emsal nitelikli ... 1. İcra Müdürlüğünün 2011/687 Esas ve İskenderun 1. İcra Müdürlüğünün 2011/38 talimat sayılı dosyaları da getirtilerek, hazırlanacak raporda göz önünde bulundurulmak üzere bilirkişilere tevdi edilmesi, dosya içerisinde bulunan üçüncü kişi ile borçlu arasındaki sözleşmeler, hakediş raporları ve ödeme kayıtları ile taraf delilleri ve belgeleri dikkate alınmak suretiyle, mahcuzların durumlarını borçlu (yüklenici) veya ihaleyi yapan ..."a ait olup olmayacakları konusunda ayrıntılı, gerekçeli, hükme dayanak oluşturmaya yeterli ve Yargıtay denetimine elverişli bir bilirkişi raporu düzenlenmesinin sağlanması, sunulacak raporun dava dosyasında bulunan tüm delillerle birlikte değerlendirilerek, gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün, bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
4.Bozma neden ve şekline göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesi gerekli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle üçüncü kişi vekilinin birleşen dosyaya ilişkin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle alacaklı vekilinin birleşen dosyaya ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, alacaklı vekilinin ve üçüncü kişi vekilinin asıl davaya ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (4) numaralı bentte gösterilen nedenle diğer temyiz itirazlarının bu aşamada İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA, taraflarca İİK"nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,
peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 06.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
NE/Karşılaştırıldı