Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2211
Karar No: 2012/2412
Karar Tarihi: 02.04.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/2211 Esas 2012/2412 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/2211 E.  ,  2012/2412 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
    ... ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 10.01.2012 gün ve 450/40 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı ... dava dilekçesinde; 115 ada 4 ve 5 sayılı parsellerin tarla niteliğiyle davalı Hazine adına tespit ve tescil edildiklerini, dedelerinden babasına, ondan da miras olarak kendisine kaldığını, toplam 100 seneden beri ektiklerini açıklayarak anılan parsellerin tapu kayıtlarının iptali ile adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili 17.5.2010 tarihli cevap dilekçesinde, taşınmazların gerçek değerinin belirlenmesini, kazanma koşullarının oluşup oluşmadığının araştırılması gerektiğini belirterek yerinde olmayan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, kazanma koşullarının davacı yararına oluştuğu gerekçesiyle her iki parsel bakımından Hazinenin tapu kayıtlarının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik ve muristen intikal hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1, 996 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
    Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dava koşulu yerine getirilmeden işin esasına girilerek hüküm kurulduğu belirlenmiştir. 115 ada 4 ve 5 sayılı parseller 2001 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında belgesizden ve ham toprak nitelikleriyle Kadastro Kanununun 18. maddesi uyarınca Hazine adına tespit ve tescil edildikleri saptanmıştır. Kadastro tutanaklarının 20.12.2002 tarihinde kesinleşmesiyle tapu kayıtları oluşmuştur.
    Davacı dava dilekçesinde, dava konusu parsellerin dedesinden babasına, ondan da miras yoluyla kendisine kaldığını belirterek yalnızca adına iptal ve tesciline karar verilmesini istemiş, babasından kendisine intikal şekli konusunda herhangi bir açıklamada bulunmamıştır. 3.10.2011 tarihinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarına göre, dava konusu yerin davacının babası ...’ye ait olduğunu bildirmişler, ancak
    ...’den davacıya intikal şekli konusunda herhangi bir beyanda bulunmamışlardır. Dosya kapsamı ile dava dilekçesindeki bilgilere göre, davacının babası ...’nin ölü olduğu anlaşıldığına göre, ...’nin terekesi TMK. nun 701 ve 702. maddeleri gereğince elbirliği mülkiyet hükümlerine tabidir. Elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazlar üzerinde mirasçıların belirlenmiş payları olmayıp, her birinin payı taşınmazın tamamı üzerinde söz konusudur. TMK. nun 702. maddesi gereğince tasarrufi işlemlerde oybirliği aranır. Davada bir tasarrufi işlem olup, kural olarak üçüncü kişilere karşı tüm mirasçıların birlikte dava açmaları gerekir. Davacı dava dilekçesinde, sadece kendi adına iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Bu nedenle terekeye dahil bir taşınmaz için bir veya birkaç mirasçının tek başına üçüncü kişilere karşı dava açma sıfat ve hukuki ehliyeti bulunmamaktadır. Öyle ise, öncelikle davacının babasına ait veraset belgesinin ya da ölümlü nüfus aile kayıt tablosunun getirtilerek dosya arasına konulması, yeniden yapılacak keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanık beyanlarına göre, muris ...’den gelen taşınmazların mirasçıları arasında ve tüm mirasçıların katılımıyla paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşım, satış veya bağış yoluyla taşınmaz davacıya intikal etmiş ise, dosyanın bulunduğu bu haliyle yürütülmesi ve şimdiki gibi davanın kabulüne karar verilmesi düşünülmelidir.
    Şayet, murisin terekesi mirasçıları arasında ve tüm mirasçıların katılımıyla paylaşıma tabi tutulmamış, taşınmaz paylaşım, satış veya bağış yoluyla davacıya intikal etmemiş ise, davacının terekeye dahil taşınmazlar için tek başına üçüncü kişilere karşı dava açma sıfat ve ehliyeti bulunmadığından ve tek başına kendi adına iptal ve tescil isteğinde bulunduğundan, TMK. nun 702. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir.
    Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi