10. Hukuk Dairesi 2016/666 E. , 2016/6294 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, sigorta primine esas fark kazanç tutarlarının tespiti ile eksik ödenen yaşlılık aylıklarının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarına gelince;
Davanın kısmen kabulüne dair verilen ilk karar, Dairemizin 16.10.2014 günlü 2014/11042 E. ve 2014/19638 K. sayılı ilamı ile ""...Sigorta primine esas kazanç (ücret) tutarının tespitine ilişkin iş bu davada, husumet konusu öncelikle halledilmesi gereken bir konu olup; davalı işveren yanında, elde edilecek hükmün sigortalılık hakları yönünden uygulayıcısı konumunda olan yasal hasım durumundaki Sosyal Güvenlik Kurumu"na da husumet yöneltilmesi ve anılan Kurum yönünden de hüküm kurulması gerekirken, Kuruma husumet yöneltilmeden karar verilmesi ve davacılar arasında zorunlu veya ihtiyari dava arkadaşlığı bulunmadığından, 6100 sayılı HMK’nun 167.maddesi (Mülga HUMK.’nun 46.maddesi) uyarınca davaların ayrılmasına karar verilmesi gerekirken birlikte görülerek yazılı şekilde hüküm kurulması..."" yönleriyle bozulmuş, mahkemece, bozmaya uyularak davanın kısmen kabulü ile davacının sigorta primine esas kazancının Ağustos 1997- 4,72 TL, Ağustos 1998- 22,13 TL, Aralık 1998- 28 TL, Nisan 1999- 62 TL, Ağustos 1999- 72,96 TL, 1999 yılı Aralık 76,55 TL, Nisan 2000 döneminde 129,10 TL, Ağustos 2000 yılı 160,04 TL, Aralık 2000- 160 TL, Nisan 2001- 249,42 TL, Ağustos 2001- 318,96 TL, Aralık 2001 340,13TL, Nisan 2002- 329,88 TL, Ağustos 2002- 414,88 TL, Aralık 2002- 422,11 TL, Nisan 2003- 414,05 TL, Ağustos 2003- 500,69 TL, Aralık 2003- 533,75 TL, Nisan 2004- 496,21 TL, Mayıs 2004- 128,95 TL, Haziran 2004- 91,52 TL, Temmuz 2004- 91,45 TL Ağustos
2004-189,25 TL, Eylül 2004 yılı 189,05 TL, Ekim 2004 yılı 195,66 TL, Kasım 2004 yılı 154,47 TL, Aralık 2004 yılı 156,48 TL, Ocak 2005 yılı 151,14 TL, Şubat 2005 yılı 156,28 TL, Mart- Nisan- mayıs- Haziran 2005- 161,74 er TL , Temmuz 2005 163,74 TL, Ağustos 2005- 168,28 TL, Eylül 2005- 211,40 TL- Ekim 2005 186,40 TL, Kasım 2005- 176,40 TL, Aralık 2005- 176,92 TL, Ocak 2006- 214,08 TL, Şubat 2006 -216,31 TL, Mart 2006 - 235,64 TL, Nisan- Mayıs- Haziran- Temmuz 2006 tarihleri 203,96 şar TL, Ağustos 2006 -205,99 TL, Eylül 2006 -257,71 TL, Ekim- Kasım 2006 tarihleri 207,76 şar TL, Aralık 2006 -178,79 TL, Ocak 2007- 196,16 TL, Şubat 2007-211,93 TL, Mart- Nisan- Mayıs- Haziran 2007 - 227,33 er TL, Temmuz- Eylül- Kasım 2007- 224,63 TL, Ağustos 2007- 334,63 TL, Ekim 2007-279,08 TL, Aralık 2007- 181,63 TL, Ocak 2008- 222,99 TL, Şubat 2008- 235,44 TL, Mart -Nisan- Mayıs- Haziran 2008- 243,92 şer TL, Temmuz- Eylül- Ekim- Kasım- Aralık 2008- 240,29 ar TL, Ağustos 2008- 455,29 TL Ocak 2009- 236,65 TL, Şubat 2009- 250,10 TL, Mart 2009-284,86 TL, Nisan 2009-296,16 TL, Mayıs- Haziran 2009- 268,19 ar TL, Temmuz- 2009- 268,57 TL, Ağustos 2009- 343,57 TL Eylül-2009- 413,57 TL, Ekim- Kasım- 2009- 268,57 şer TL, Aralık 2009- 234,58 TL, Ocak 2010- 344,18 TL, Şubat 2010- 217,58 TL, Mart- Nisan- Mayıs- Haziran 2010- 305,04 er TL, Temmuz- Ekim- Kasım 2010- 306,85 er TL, Ağustos 2010- 387,35 TL, Eylül 2010- 479,35TL, Aralık 2010- 317,95 TL, Ocak 2011- 326,93 TL tutarında eksik bildirildiğinin tespitine ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanakları, sigortalı ve işverenin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeyecekleri primlerin matrahını teşkil eden sigortalı kazançlarının nelerden ibaret olduğu ve istisnalarını gösteren (mülga) 506 sayılı Kanunun 77. maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 80. maddesidir.
a-) Mülga 506 sayılı Yasa dönemi açısından;
Mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 4958 sayılı Kanunun 36. maddesi ile değişik 77. maddesinde; “Sigortalılarla işverenlerin bir ay için ödeyecekleri primlerin hesabında:
a)Sigortalıların o ay için hakettikleri ücretlerin,
b)Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan sigortalılara o ay içinde ödenenlerin,
c)İdare veya kaza mercilerince verilen karar gereğince (a) ve (b) fıkralarında yazılı kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınır.
Şu kadar ki, ölüm, doğum ve evlenme yardımları, yolluklar, kıdem, ihbar ve kasa tazminatları, aynî yardımlar ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca miktarları yıllar itibariyle belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, sigorta primlerinin hesabına esas tutulacak kazançların aylık tutarının tespitinde nazara alınmaz. Bunların dışında her ne ad altında ödeme yapılırsa yapılsın tüm ödemeler prime tabi tutulur…” denilmektedir. “Bunların dışında her ne ad altında ödeme yapılırsa yapılsın tüm ödemeler prime tabi tutulur” bölümü, 01.01.2004 yürürlük tarihli 4958 sayılı Kanun ile anılan maddenin ikinci fıkrasına son cümle olarak eklenmiştir.
Madde de bahsedilen “ayni yardımlardan” amaç, sosyal veya kişisel bir ihtiyacın karşılanması yolunda yapılan yardım niteliğinde olmasıdır. Yardımın ayni veya parasal olarak yapılmasının bir önemi bulunmamaktadır. Somut biçimde belli edilmiş bir ihtiyaca yönelik yardımlar ayni yardım olarak kabul edilmeli ve prim hesabında dikkate alınmamalıdır. Bu anlamda, sosyal yardım adı altında ödenen “izin harçlığı, bayram harçlığı ve öğrenim yardımı” anılan yasa hükmü kapsamında ayni yardım özelliğinde olması nedeniyle, sigortalının (ücret) gelirine dahil değildir ve prime esas kazanca dahil edilmez. (10. H.D"sinin 2009/5052 E, 2011/4939 K sayılı kararı)
Görüldüğü gibi, anılan madde hükmünde hangi kazançların prim hesabına esas alınamayacağı sayma yöntemiyle belirlenmiş olup, Türk pozitif hukukunda egemen olan kurala göre, ayrık hükümler genişletici değil, daraltıcı yoruma tabidirler ve anılan kural, 23.05.1960 tarihli 11/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulanmıştır. Bu kararda sigortalılara ödenen yemek paralarının ayni yardım niteliğinde bulunduğu sonucuna varılmış ve prime esas kazancın belirlenmesinde dikkate alınamayacağı görüşü benimsenmiştir. Bunun dışında Yargıtay uygulamasında bazı kararlarda, teknik personele ödenen şantiye ve arazi zammını, hasta sigortalıya ödenen geçici iş göremezlik ödeneği, toplu iş sözleşmesi gereğince sigortalıya ödenen araç ücreti, çiğden verilen erzak, elbise dikiş ücreti, yakacak ve yakıt parası ve toplu iş sözleşmesi gereğince sigortalıya ödenen yemek parası aynî yardım niteliğinde görülmüştür. Yine somut bir biçimde belli bir ihtiyaca yönelik, ayni yardım niteliğinde olan giyim yardımı da sigorta primlerinin hesabına esas tutulacak kazançlardan değildir. (10. H.D"sinin 2014/1398 E, 2014/6794 K sayılı kararı)
İkramiye adı atındaki ödemeler yönünden ise; 11.07.1956 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6772 sayılı Kanunun 1. maddesi ile “… belediyeler ve bunlara bağlı teşekküler, 3460 ve 3659 sayılı kanunların şümulüne giren İktisadi Devlet Teşekkülleri ve diğer bilcümle kurum, banka, ortaklık ve müesseselerinde müstahdem olanlardan İş Kanununun şümulüne giren veya girmeyen yerlerde çalışmakta olan ve İş Kanununun muaddel birinci maddesindeki tarife göre işçi vasfında olan kimselere, ücret sistemleri ne olursa olsun, her yıl için birer aylık istihkakları tutarında ilave tediye yapılır.” hükmü getirilmiş, anılan Kanunun 4. maddesinin 2. fıkrasında ise “… Bu tediyelerden çeşitli işçi sigortalarının icabettirdiği primler kesilmez ve bu paralar borç için haczedilemez.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Yasa gereğince, maddenin 2. fıkrasındaki istisnalara girmemesi koşuluyla hizmet akdi karşılığı elde edilen her türlü gelirden sigorta primi kesilmesi söz konusu olmaktadır.
506 sayılı Kanunda ücretin tanımı yapılmamıştır. Fakat m.77/I-a’da sözü edilen “ücretler” kavramı içine asıl ücretle birlikte, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri gibi ücretlerinde girdiği kabul olunmaktadır. Bu ücretlerin sigortalıya fiilen ödenmesi şart olmayıp, onun adına o ay için tahakkuk ettirilmiş olması prime esas kazanca dahil edilmesi için yeterlidir.
Asıl ücretin eki niteliğinde bulunan prim ve ikramiyeler, prime esas kazançlar olarak brüt tutarları üzerinden ödendikleri aylar itibariyle prime esas tutulur. Bunların tahakkuk etmiş olması prime esas tutulmaları için yeterli olmamakta, ödenmiş olması da aranmaktadır (m.77/I-b).
İdare veya kaza mercileri tarafından verilen karar uyarınca sigortalılara yapılan ödemeler (a) ve (b) bentlerinde öngörülen ücret türlerinden ayrımsızdır. Fark, bunların yönetim ve yargı mercilerince verilmiş kararlardan kaynaklanmalarıdır.
İşveren ile sigortalı işçi arasında “fazla çalışma ücreti” veya “prim, ikramiye” gibi konularda uyuşmazlık çıkar ve mahkemece, bu işçilik haklarının ödenmesine karar verilir ve sigorta primlerinin ödeneceği ay içinde bu paralar sigortalıya verilirse, bu ödemelerde prim matrahına dahil edilerek, prim hesabında göz önünde tutulur. Bu tür kazançlara salt hak kazanmak, bu kazançların prime esas alınması için yeterli bulunmamaktadır (Mustafa Çemberci, Sosyal Sigortalar Kanunu Şerhi, Olgaç Matbaası, 1985 Baskı, s.439).
b-) 5510 sayılı Yasa dönemi açısından;
5510 sayılı Kanunun 80/1. maddesinde de;
“4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların prime esas kazançları aşağıdaki şekilde belirlenir.
a) Prime esas kazançların hesabında;
1) Hak edilen ücretlerin,
2) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların,
3) İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2) numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınır.
b) Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30’unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas kazanca tabi tutulmaz.
c) (b) bendinde belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemeler prime esas kazanca tabi tutulur. Diğer kanunlardaki prime tabi tutulmaması gerektiğine dair muafiyet ve istisnalar bu Kanunun uygulanmasında dikkate alınmaz.
d) Ücretler hak edildikleri aya mal edilmek suretiyle prime tabi tutulur. Diğer ödemeler ise öncelikle ödendiği ayın kazancına dahil edilir ve ücret dışındaki bu ödemelerin yapıldığı ayda üst sınırın aşılması nedeniyle prime tabi tutulamayan kısmı, ödemenin yapıldığı ayı takip eden aydan başlanarak iki ayı geçmemek üzere üst sınırın altında kalan sonraki ayların prime esas kazançlarına ilâve edilir. Toplu iş sözleşmelerine tabi işyerleri işverenlerince veya kamu idareleri veya yargı mercilerince verilen kararlara istinaden, sonradan ödenen ücret dışındaki ödemelerin hizmet akdinin mevcut olmadığı veya askıda olduğu bir tarihte ödenmesi durumunda, 82 nci madde hükmü de nazara alınmak suretiyle prime esas kazancın tabi olduğu en son ayı
kazancına dahil edilir. Bu durumlarda sigorta primlerinin, yukarıda belirtilen mercilerin kararlarının kesinleşme tarihini izleyen ayın sonuna kadar ödenmesi halinde, gecikme cezası ve gecikme zammı alınmaz ve 102 nci madde hükümleri uygulanmaz." denilmiştir.
Yukarıdaki yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığında dava değerlendirildiğinde, 1997-01.10.2008 tarihleri arasındaki dönemde davalı işveren tarafından davacıya parasal olarak yapılan yakacak yardımı, giyim yardımı ve süt yardımının, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 77. maddesinin 2. fıkrası kapsamında ayni yardım niteliğinde olmaları nedeniyle anılan dönemdeki prime esas kazanca dahil edilemeyecekleri gözetilmeksizin, bahse konu yardımları anılan dönemde prime esas kazanca dahil eden hatalı bilirkişi raporu dayanak alınmak suretiyle eksik araştırma ve hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ..."na iadesine, 21.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.