6. Ceza Dairesi 2016/3734 E. , 2019/3033 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükmün incelemesinde;
Mağdur ..."dan yağmalanan 20 TL paranın kovuşturma aşamasında iade edildiğinin anlaşıldığı, suça konu cep telefonunun iade edilip edilmediğine ilişkin mağdurun herhangi bir beyanının bulunmadığı ancak sanık ..."ın 10/02/2008 tarihli Sulh Ceza Mahkemesindeki sorgusu sırasında verdiği ifadesinde, mağdura yeni bir cep telefonu alarak teslim ettiklerini iddia etmesi karşısında, öncelikle mağdur ..."a soruşturma aşamasında cep telefonunun iade edilip edilmediği sorularak, iade edildiğinin anlaşılması halinde, 5237 sayılı TCK"nin 168/4. maddesi uyarınca kısmi iade nedeniyle yakınandan etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği hususu araştırılıp sonucuna göre, TCK"nin 168/3-1. maddesinin tatbiki gerekirken eksik soruşturma ile hüküm kurulması karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, uyulan bozmaya, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kısmi iptal kararı gözetilerek; TCK"nin 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakların, sanığın mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nin 53. maddenin uygulanmasına” ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK"nin 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" cümlesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükmün incelemesinde;
1- UYAP sisteminden yapılan sorgulamada sanık ..."in hüküm tarihinde başka suçtan Silivri 5 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunduğunun anlaşılması karşısında; vareste tutulma talebi olmayan sanığın karar oturumunda hazır bulundurulmayarak yokluğunda hükümlüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK"nin 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
2- Uygulamaya göre de;
a- Suça konu cep telefonuna ilişkin zararın karşılanıp karşılanmadığı araştırılmadan eksik soruşturmayla yetinilerek 5237 sayılı TCK"nin 168/4. maddesi ile uygulama yapılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
b- Mahkumiyet hükmünün yasal sonucu olan 5237 sayılı TCK’nin 53/1. maddesinde öngörülen belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirlerinin, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararına göre yapılan değişikliğin karar yerinde yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu kısmının açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, sanığın 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkının korunmasına, 15.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.