12. Ceza Dairesi 2014/7261 E. , 2015/1692 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanan; 2863 sayılı Kanunun 65/b, TCK"nın 62, 51, 52/2. maddeleri uyarınca mahkumiyet.
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı;
Belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu"nun 14.10.1978 tarih, A-1362 sayılı kararıyla 3. derece doğal sit alanı olduğu belirlenen ve ... 2 numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 14.02.1996 tarih 5576 sayılı kararıyla da sınırları yeniden belirlenen bölge içerisinde yer alan ve tapuda özel mülkiyete konu olan, ... ilçesi,.... köyü, 146 ada, 73 sayılı parsel üzerinde bulunan sanığa ait eski binanın, sanık tarafından izin alınmadan yıkıldığı ve yerine yeni bir bina yapılmaya başlandığı, bu durumun olay yerinde 04.03.2008 tarihinde inceleme yapan ... Valiliği İl Özel İdaresi görevlilerince tespit edildiği ve yapı tatil zaptının düzenlendiği, gerek yapı tatil zaptından ve gerekse 06.01.2010 tarihli olay yeri keşfine iştirak eden inşaat mühendisi ve fen bilirkişisinden alınan bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere, sanığın 6x6 metre genişliğinde beton su basmanı yaptığı, inşai faaliyetinin bu aşamada fark edilip durdurulmasına rağmen sanığın yaptırmak istediği inşaata devam ettiği ve yargılama aşamasındaki beyanına göre binayı bitirdiği, sanığın dava konusu inşai faaliyetinin yapı tatil zaptı ile durdurulmuş olmasına rağmen izinsiz faaliyetine devam etmesi nedeni ile bu bölgenin sit alanı içerisinde kaldığını bildiğinin kabul edilmesi gerektiği, sanık beyanları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, sanığın izinsiz inşai faaliyetini tamamladığı ve eylemlerinin sabit olduğu, 6498 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1 maddesinde öngörülen yaptırım miktarında sanık lehine herhangi bir değişiklik olmadığı anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına, beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-5271 sayılı CMK"nın 231/11 maddesine göre, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanığın, denetimli serbestlik tedbiri olarak kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getirememesi halinde mahkemece durumu değerlendirilerek, cezanın kısmen infazı, ertelenmesi ya da seçenek yaptırımlara çevrilmesi yönünde karar verilmek suretiyle yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabileceği gözetilmeksizin, denetim süresi içerisinde işlediği kasıtlı suç nedeniyle hakkındaki hüküm açıklanan sanığa verilen hapis cezasının ertelenmesine hükmedilmesi,
2-Sanık hakkında verilen hapsin kısa süreli olmamasına rağmen, sanık hakkında TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, mahkumiyete ilişkin hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 02/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.