Esas No: 2022/3495
Karar No: 2022/5685
Karar Tarihi: 12.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/3495 Esas 2022/5685 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacılar, davalı şirkete yatırdıkları parayı geri alamadıklarını ve geçerli bir ortaklık ilişkisi olmadığını iddia ederek para iadesi istemişlerdir. İlk derece mahkemesince dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir. İstinaf başvurusu sonucu Bölge Adliye Mahkemesi tarafından da aynı karar verilmiştir. Ancak bölge adliye mahkemesi tarafından verilen kararda, davacılar için tek vekalet ücreti takdir edilmesinde hukuka aykırılık bulunduğuna karar verilerek ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmıştır. Bu karar temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda, davacı vekilinin temyiz itirazları reddedilirken, davalı şirket vekilinin temyiz itirazları kabul edilmiştir. Ancak kanuna uygun olmayan husus yeniden yargılamayı gerektirmediği için, sadece vekalet ücreti yönünden hatalı bulunan kararın ilgili kısmı düzeltilerek onanmıştır. Kararda, davanın 7194 sayılı Kanun'un 41. maddesi kapsamında olduğu belirtilerek, HMK'nın 369/1, 371, 372 ve 370/2 maddeleriyle ilgili açıklamalar yapılmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 25.02.2020 tarih ve 2019/131 E. - 2020/338 K. sayılı kararın davacılar vekili ve davalı şirket vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine-kabulüne dair Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'nce verilen 19.11.2021 tarih ve 2020/1647 E- 2021/2289 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili ve davalı şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin yurt dışında birçok ülkede yatırılan paraların istenildiği her an geri çekilebileceği ve karşılığında yüksek oranda faiz verileceği garantisi ile müvekkilinin davalı tarafa para verdiğini, ancak ödenen paranın bir türlü geri alınamadığını ileri sürerek, taraflar arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığının tespitine ve ödenen paranın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, davanın 7194 Sayılı Kanunun 41. maddesi kapsamında olduğu gerekçesiyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Bu karara karşı, davacı vekili ve davalı şirket vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nce, ilk derece mahkemesi kararının yargılama masrafları yönünden hatalı olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak 7194 sayılı Kanun'un 41. maddesi kapsamında dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
1- İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığının tespiti ve ödenen paranın iadesi istemine ilişkindir. Davacılar vekili tarafından davacılar adına dava birlikte açılmış ve ilk derece mahkemesince 7194 sayılı Yasa kapsamında dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davaların birlikte açılmış olması ve karar gerekçesinin her iki davacı için 7194 sayılı Yasa olduğu dikkate alındığında ilk derece mahkemesince davacılar lehine yasa kapsamında tek vekalet ücreti verilmesinde bir hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Bu itibarla bölge adliye mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekirken vekalet ücreti yönünden hatalı olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davacılar için ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri hatalı ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bölge adliye mahkemesi kararının hüküm kısmının aşağıdaki şekilde düzeltilerek kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne ancak kanuna uygun olmayan husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm kısmındaki C- 5 ve 6. bentlerinin karardan çıkarılmasına, bu bentler yerine C- 5. bent olarak “davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden ...Ü.T. gereğince 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak davacılara verilmesine” ibaresinin eklenmesine, C-7 bendinin başlığının C-6 olarak düzeltilmesine, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca yukarıda açıklanan şekilde düzeltilerek ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davacılardan temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı şirkete iadesine, 12/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.