23. Hukuk Dairesi 2016/4857 E. , 2019/2212 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayetin bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Şikayetçi vekili, müvekkilinin dört takip dosyasında bulunan alacaklarının aynı hak ve yetkiye sahip olduklarından dolayı şikayet olunanların alacakları gibi imtiyazlı olduğunu, şikayet olunanlar arasında yapılan garameye müvekkilinin de dahil edilmesi gerekirken garame dışı bırakıldığını ileri sürerek şikayete konu ... 1. İcra Müdürlüğünün 1998/1 sayılı takip dosyasındaki 6 numaralı sıra cetvelinin talepleri doğrultusunda düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
Şikayet olunan T. ...T.A.O. vekili, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacakları için konulan hacizlerinin sıra cetvelinde ilk sırada bulunduğunu, 4389 sayılı Kanun"a 5020 sayılı Kanun"la eklenen ek 5. maddesinde diğer alacaklarının muvazaadan ari hakları etkileneceğinden şikayetçinin alacaklarının imtiyazlı olarak kendi alacaklarına iştirak etmesinin mümkün olmadığını savunarak şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir.
Şikayet olunan ... Varlık Yönetimi A.Ş. vekili, müvekkilinin şikayete konu alacağı TMSF’den temlik aldığını, müvekkilinin hacizlerinin diğer şikayet olunan T. ... Bankasının hacizlerine kanun gereği iştirak ettiğini, şikayetçinin alacaklarının imtiyazlı olarak kendi alacaklarına iştirak etmesinin mümkün olmadığını savunarak, şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre şikayetin kabulü ile şikayetçinin sıra cetveline imtiyazsız olarak dahil edilmesine dair verilen kararın Dairemizin 07.11.2012 tarihli 2012/3981 Esas, 2012/6487 Karar sayılı ilamıyla, şikayetçinin iştirak hakkının diğer alacaklıların muvazaadan ari haklarının etkilenmemesi koşuluna bağlı olduğu ve bu hususun araştırılması gerektiği yönlerinden bozulmuş olup mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde şikayetin reddine karar verilmiştir.
Kararı şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2. maddesi “Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.” hükmünü içermektedir. Mahkemece, şikayet olunanlar bakımından şikayetin reddi sebebi aynı olduğundan, tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle vekalet ücreti yönünden şikayetçi yararına bozulması gerekmiş ise de, hüküm fıkrasında yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilmesi suretiyle onanması, gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, şikayetçi vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte belirtilen nedenlerle, temyiz itirazının kabulü ile, hüküm bölümünün 4. ve 5. fıkrası çıkarılarak, yerine 4. fıkra olarak “Şikayet olunanlar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 500,00 TL vekalet ücretinin şikayetçiden alınarak, şikayet olunanlara verilmesine," ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 22.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.