Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/4163
Karar No: 2009/5090

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/4163 Esas 2009/5090 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, sahip olduğu taşınmazın davalılar tarafından işgal edildiğini ileri sürüp, muhtesatın yıkımı ve elatmanın önlenmesi için dava açmıştır. Mahkeme, taşınmazın bir kısmının işgal edildiği gerçeği göz önüne alınarak, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalı H. B.'ın ölümü nedeniyle davada taraf ehliyetini kaybettiği için, onun yönünden davayı reddetmek gerekirken, mahkeme mirasçıları dahil ederek aleyhine de karar vermiştir. Mahkeme kararı temyiz edildiğinde, temyiz itirazları doğru kabul edilmiş ve HUMK'nın 428. maddesi gereğince karar bozulmuştur.
Kanun Maddelerinin Açıklaması:
- HUMK'nın 38. maddesi; davada taraf olma yeteneği olarak tanımlanabilecek taraf ehliyeti hakkında medeni kanuna yollama yapmaktadır.
- Medeni Kanunun 8, 28, 47 ve 48. maddeleri; davada taraf olma yeteneği için gerekli olan medeni haklardan yararlanma ehliyetinin tanımını ve gerçek kişilerin doğumdan itibaren taraf ehliyetine sahip olduğunu belirtmektedir. Ayrıca, ölümle birlikte medeni haklardan yararlanma ehliyetinin ve dolayısıyla taraf ehliyetinin sona ereceği vurgulanmaktadır.
- HUMK'nın 428. maddesi; tem
1. Hukuk Dairesi         2009/4163 E.  ,  2009/5090 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : YAZIHAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 04/11/2008
    NUMARASI : 2007/55-2008/112

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, kayden maliki bulunduğu 982 parsel sayılı taşınmazı davalıların ekim yapmak suretiyle işgal ettiklerini ileri  sürüp, elatmanın önlenmesine ve muhtesatın yıkımına  karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, dava konusu taşınmazı uzun yıllardır ecrimisilini ödeyerek kullandıklarını, taşınmazı satın alma talebinde bulunduklarını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, çekişme konusu taşınmazı bir kısım davalıların ekim yapmak suretiyle işgal ettikleri gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, bir kısım davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi  raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.   
    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar  verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişme konusu 982 parsel sayılı taşınmazı davalılar H., M., B. ve H.’in haklı ve geçerli bir nedenleri olmaksızın ekim yapmak suretiyle kullandıkları belirlenmek suretiyle anılan davalılar yönünden davanın kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalılar H., B. ve M.’un temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
    Davalı M.’un temyizine gelince; dosya kapsamına, mevcut mirasçılık belgesine göre davalı H. B.’ın 25.10.2006 tarihinde öldüğü, davanın açıldığı tarihte olü olduğu anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere;  dava ehliyeti davada taraf olma yeteneğidir. HUMK.taraf Ehliyetini tanımlamamış 38.maddesiyle Medeni Kanuna yollamada bulunmakla yetinmiştir.Medeni Kanunumuz ise, davada taraf olma ehliyetini,medeni haklardan yararlanma  ehliyetinin bir parçası saymış,8,28,47 ve 48.maddeleriyle bu yönde hükümler getirerek medeni haklardan yararlanma ehliyeti bulunan her gerçek ve tüzel kişinin davada taraf olma yeteneğini taşıdığını,her gerçek kişinin sağ doğmak koşuluyla ana rahmine düştüğü andan itibaren taraf ehliyetini kazanacağını ve yaşadığı sürece taraf ehliyetinin devam edeceğini belirtmiştir.Öte yandan gerçek kişinin ölümüyle medeni haklardan yararlanma ehliyeti ve buna bağlı olarakta taraf ehliyetinin sona ereceği Medeni Kanunun 28.maddesinin buyurucu nitelikteki hükmüyle açıklanmıştır.Dava tarihinden önce ölüm nedeniyle şahsiyeti son bulan kişinin taraf ehliyetini yitireceği kuşkusuzdur.Bu itibarla, gerek Medeni Kanun gerekse HUMK.nu dava açıldığı zaman hayatta bulunan kişiler yönünden düzenleyici hükümler koymuş; ölen veya mevhum kişiler hakkında açılacak davalar yasalarımızda yer almamıştır.Nitekim 4.5.l978 tarih l978/4-5 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararında da dava tarihinden önce ölen kişinin taraf ehliyetini yitireceği, aleyhine dava açılamayacağı,dava tarihinde şahsiyeti sona ermiş olan kimsenin mirasçılarına ardıllık (halefiyet) kuralı uygulanamayacağından tebligat yapılmak veya dava ıslah edilmek suretiyle  davaya devam edilemeyeceği vurgulanmış, içtihatlar bu doğrultuda kararlılık kazanmıştır. 
     Mahkemece, kendiliğinden (resen) gözönünde bulundurulması gereken bu usul kuralı gözardı edilerek hüküm kurulması doğru değildir.  
     Hal böyle olunca dava tarihinden önce öldüğü anlaşılan davalı H.hakkında açılan davanın reddi gerekirken, işin esasına girilip bu davalı yönünden mirasçıları davaya dahil edilerek, mirasçı M.B. yönünden de davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davalı M.’un bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  30.4.2009  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi