13. Hukuk Dairesi 2016/11540 E. , 2019/5097 K.
"İçtihat Metni".....
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı ... .... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı; murisleri ... ...... 28.03.1970 tarihinde vefat ettiğini, muristen ... ..."da bulunan bir taşınmazın miras kaldığını, kendisinin aynı zamanda annesi olan davalı ..."ye taşınmazı kardeşi olan diğer davalı ...’ye satması için vekaletname verdiğini, davalı ..."nin taşınmazı satar satmaz kendisine miras payını vereceğini beyan ettiğini, vekaletname verildikten sonra kendisine uzun süre bu taşınmaz ile ilgili bilgi verilmediğini, 2012 yılında tapuda yaptığı araştırmada taşınmazın 16.08.2001 tarihinde davalı ...’ye satıldığını, davalı ...’nin de 2011 yılında taşınmazı bir başkasına sattığını öğrendiğini, satış bedellerinin muvazaalı olduğunu, kendisinin satıştan haberdar edilmediğini ve kendisine herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek, miras payına tekabül eden 50.000,00 TL satış bedelinin satış tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline, bu talebinin yerinde görülmemesi halinde taşınmazın gerçek değeri üzerinden miras payına düşen değerin davalı ...’den tahsiline karar verilmesini istemiştir."
Davalı ... davanın reddini dilemiş, davalı ... davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, eldeki dava ile davalı ...’ye murisleri ... .....’den kalan taşınmazı diğer davalı ...’ye satması için vekaletname verdiğini, bu vekaletnameye dayanarak taşınmazın önce davalı ...’ye daha sonra ... tarafından üçüncü bir kişiye satıldığını, payına düşen satış bedelinin kendisine ödenmediğini ileri sürerek, satış bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalı ... vekalet ilişkisinin tarafı olmadığını, taşınmazın bedelini tüm mirasçılara ödediğini, davalının talep ettiği bedelin gerçek değeri yansıtmadığını savunarak davanın reddini dilemiş, diğer davalı ... cevap dilekçesi sunmamış, yargılama sırasında taşınmazın bedelini tüm mirasçılara ödediğini beyan etmiştir. Mahkemece, dinlenilen tanık anlatımına göre vekaletnameyi verirken davacının taşınmazın davalı ..."ye devredileceğini bildiğini, yine tanık anlatımlarına göre taşınmazın kendisine devrinden sonra davalı ...’nin kardeşlerine ödenmek üzere 3.500"er ... ödeme yaptığını, davacının bu bedeli aldığını ancak taşınmazın değerinin artması üzerine kendisine ödenen bedeli beğenmeyip davalılardan daha fazla ödeme talep ettiğini, davacının talebinin iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece davalı tanığı olarak dinlenen ...’in taşınmazın davalı ...’ye satıldığını, satış bedelinin kendi evinde pay edildiğini, davalı ...’nin davacıya payını ödediğini, bir yıl sonra davacının parayı kabul etmeyerek daha fazla para talep ettiğini beyan ettiği, diğer tanık ...’nın dava konusu taşınmazın davalı ...’ye satıldıktan sonra kendisine 3.500 ... para verildiğini, ancak davalı ...’nin kendisine davacının payını ödemek istediğinde davacının parayı almadığını, bu nedenle davacıya bir ödeme yapılamadığını söylediğini, beyan ettiği anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan tanık ifadeleri çelişkili olup bu çelişki giderilmeden karar verilmiştir. O halde mahkemece, beyanları arasında çelişki bulunan tanıklar tekrar dinlenip, tanık ifadelerinde yer alan çelişkiler giderilerek karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının sair, davalı ...’nin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, ikinci bent uyarınca davacının sair, davalı ...’nin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.......