23. Hukuk Dairesi 2012/1690 E. , 2012/3907 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin 2003 yılından beri davalı kooperatifin üyesi olduğunu, üye olduktan sonra yapılmakta olan galericiler sitesinde bir adet dükkan için hisse aldığını ve ödemeleri düzenli olarak yaptığını, ancak davalı kooperatif temsilcisi...ı"nın müvekkiline kooperatiften çıkarıldığını beyan ettiğini, ancak ne zaman çıkarıldığı, çıkartılıp çıkartılmadığı hususunda müvekkiline net bir bilgi verilmediğini, müvekkili hakkındaki çıkarılma kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, üyelikten çıkarma kararının iptalini, iptalin mümkün olmaması durumunda yaptığı ödemelerin reeskont faizi ile birlikte iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının 2003 yılında kooperatife üye olduğunu, en son 2005 yılında ödeme yaptığını, tüm uyarılara rağmen daha sonra ödeme yapmadığı gibi kendisine ulaşılması için adres dahi vermeyerek kooperatifi zor durumda bıraktığını, müvekkili kooperatifin usulüne uygun olarak ihraç kararı vererek davacının üyeliğine son verdiğini, dükkanların değerinin 15 kat arttığını gören davacının kötüniyetli olarak dava açtığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 19.05.2003 tarihinde davalı kooperatife üye olarak kabul edildiği, toplam 9.250,00 TL ödemesinin bulunduğu, davalı kooperatifin davacı hakkında vermiş olduğu üyelikten çıkarma kararının yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle, ihraç kararının iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, üyelikten ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece, üyelikten çıkarılma kararının yasal düzenlemeye uygun olmadığı belirtilmiş ise de, dosya kapsamında davacının ihracına ilişkin bir belgeye rastlanmadığı gibi, bilirkişi raporunda da ihraç kararı bulunmadığı bildirilmiştir. Bu durumda, mahkemece, eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulmuştur.
Bu itibarla, kooperatifler konusunda uzman bir bilirkişi seçilerek, kooperatifin defter, kayıt,belge, genel kurul ve yönetim kurulu kararları, hazirun cetvelleri, toplantı tutanakları ve bilançosu getirtilerek, yahut bilirkişiye mahallinde inceleme yapma yetkisi verilerek, aynı zamanda davalı kooperatifçe davacıya borçlarını ödemesi konusunda keşide edilen ihtarnameler de celbedilerek, ihracın yapılıp yapılmadığı hususunda ispat yükünün davalı
tarafa ait olduğu da gözetilerek, usulüne uygun alınmış bir ihraç kararı bulunup bulunmadığı hususunda açıklamalı, gerekçeli rapor alınıp; ortada bir ihraç kararı varsa bunun yöntemince alınıp alınmadığının irdelenerek sonucuna göre bu taleple ilgili bir karar verilmesi; davacı hakkında kesinleşmiş bir ihraç kararının bulunduğu sonucuna ulaşıldığı takdirde de, davacının çıkma payı talebi yönünden bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı, yanılgılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 04.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.