Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5182
Karar No: 2012/2317
Karar Tarihi: 29.03.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/5182 Esas 2012/2317 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2011/5182 E.  ,  2012/2317 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tescil


    ... ile Hazine ve Elmalık Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının kabulüne dair Van 3. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 24.05.2011 gün ve 161/347 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı vekili dava dilekçesinde mevki ve sınırlarını açıkladığı taşınmazın tapulama harici bırakılan yerlerden olduğunu, 20 yılı aşkın süreden beri vekil edeni tarafından tasarruf edildiğini, Hazineyle bir ilgisinin bulunmadığını açıklayarak, vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, teknik bilirkişi Mehmet Tepe’nin 03.12.2010 tarihli raporuna ekli krokide A harfiyle gösterilen 12039,458 m2 yüzölçümlü taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuki sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddeleri gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, kazanma koşullarının davacı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davada taraf teşkili de sağlanamamıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, taşınmazın bulunduğu Elmalık Köyü, Edremit İlçesinin bir mahallesi haline gelmiştir. Elmalık Köyü mahalle haline getirildiğine göre, halefiyet kuralı gereğince, tüm haklarının kapsamına alındığı Edremit Belediyesine geçtiğinin kabulü gerekir. Bu durum karşısında TMK.nun 713/3. fıkrası gereğince davanın Edremit Belediyesine yöneltilmesi, davaya katıldığı taktirde tanık ve delillerini bildirmeleri konusunda kendisine süre ve imkan tanınması, böylece taraf teşkilinin sağlanması ve davanın yürütülmesi gerekmektedir.Uyuşmazlık konusu taşınmaz 766 sayılı Tapulama Kanununun 2. maddesi gereğince 1972 yılında tapulama harici bırakılan yerlerden olduğuna ve kural olarak, bu madde gereğince tapulama harici bırakılan yerlerin imar ve ihyaya muhtaç yerlerden olduğunun kabulü gerektiğine, keşifte de dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklarda taşlar ve otlar temizlenmek suretiyle tarım arazisi haline getirildiğini açıkladıklarına göre, somut olayda imar ve ihya koşullarının hiçbir duraksamaya yer vermeyecek şekilde araştırılıp belirlenmesi zorunludur. Bu konuda yapılan araştırma ve inceleme sonuca ulaşmak açısından yeterli görülmemektedir. Öncelikle, taşınmazın 1972 yılında ne niteliğiyle tespit harici bırakıldığının Kadastro Müdürlüğünden, çifte tapunun oluşumunun önlenmesi açısından teknik bilirkişinin rapor ve krokisi eklenmek suretiyle dava konusu ve tesciline karar verilen yerin tapuda kayıtlı yerlerden olup olmadığının Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulması, gelecek yazı cevaplarının dosyaya eklenmesi, TMK.nun 713/4 ve 5. fıkraları gereğince yerel ilanların birer hafta arayla üç sefer yapılması, bu konuda teknik bilirkişinin rapor ve krokisinin esas alınması, yasal üç aylık sürenin beklenilmesi, ilan tutanaklarının getirtilerek dosya arasına konulması, dosya arasında bulunan 2001 tarihli hava fotoğraflarının süre açısından yetersiz olmaları nedeniyle olayın çözümünde gözönünde tutulmasının mümkün olmadığı gözetilerek, Daire ve Yargıtay uygulaması gereğince davanın açıldığı 29.03.2010 tarihinden geriye doğru en az 20 yıl öncesine ait (1980 – 1990 arası) iki ayrı zamanda çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulması, jeodezi ve fotoğrametri uzmanı bilirkişi aracılığıyla hava fotoğraflarının keşifte uygulanması, stereoskopik aletle üç boyutlu olarak incelemeye tabi tutulması, hava fotoğraflarının çekildikleri tarihlere göre, taşınmazın kültür arazisi niteliğinde bulunup bulunmadığı ya da hangi nitelikte bulunduğu, kültür arazisi haline getirilmiş ise, imar ve ihyasının tamamlanıp tamamlanmadığı konularında uzman bilirkişiden gerekçeli, karşılaştırmalı ve denetime açık rapor alınması, daha önce götürülmeyen jeoloji mühendisi aracılığıyla taşınmazın kenarında bulunan dere nedeniyle inceleme yaptırılması, aynı biçimde daha önce götürülen ve rapor veren uzman bilirkişi ziraat mühendisi ile dosyada bulunan mevcut fotoğraflar birlikte değerlendirildiğinde rapor ile fotoğrafların tam örtüşmediği gözetilerek götürülen dışında başka bir uzman bilirkişi ziraat mühendisi aracılığıyla dava konusu taşınmaz ve çevresi bir bütün olarak düşünülerek toprak yapısının incelenmesi, kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı, imar ve ihyasının hangi tarihte tamamlandığı, taşınmazın tamamının imar ve ihya edilip edilmediği hususlarında bilirkişilerden rapor istenmesi gerekir.
    Bundan ayrı, imar ve ihya koşulları bakımından yapılan inceleme yetersiz bulunduğundan yeniden yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve tanıkların HUMK.nun 258 ve 259. (HMK.m.243, 244, 259 ve 290/2) maddeleri gereğince, davetiyeyle keşif yerine çağrılmaları, uyuşmazlığın taşınmaza ilişkin bulunması nedeniyle yerel bilirkişi ve tanıkların keşif yerinde dinlenmeleri, beyanlar arasında çelişki bulunduğu taktirde HUMK.nun 265 (HMK. m. 261) uyarınca aykırılığın giderilmesi, davacının taşınmazın imar ve ihyasına hangi tarihte başladığı, imar ve ihyayı ne şekilde sürdürdüğü ve hangi tarihte tamamladığı hususlarının yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak açıklığa kavuşturulması, imar ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresinin dolup dolmadığının hesaplanması, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi uyarınca davacı dışında babasının diğer mirasçıları bakımından da miktar araştırmasının yapılması, bu nedenle davacının babasına ait veraset belgesi ya da verasete esas nüfus aile kayıt tablosunun getirtilerek dosyayla birleştirilmesi, diğer mirasçıların belgesizden edinilen taşınmazların olup olmadığının Tapu Sicil ve Kadastro Müdürlüğü ile zilyetliğe dayalı tescil davası açıp açmadıklarının o yer Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulması, belgesizden edinilen taşınmazlara ait kadastro tutanağı ve tapu kayıtlarının Tapu Sicil Müdürlüğünden, zilyetliğe dayalı tescil davalarına ait dosyaların ise ait olduğu mahkemelerden getirtilerek 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesinde öngörülen limitler yönünden değerlendirilmesi, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi