Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7799
Karar No: 2016/726
Karar Tarihi: 21.01.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/7799 Esas 2016/726 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/7799 E.  ,  2016/726 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin, davalıya trafik sigortalı araç ile müvekkili yönetimindeki aracın çarpışması sonucu yaralandığını sakat kaldığını, ... Devlet Hastanesinde tedavi gördüğünü, davalının sigortalısının kusurlu olduğunu belirterek şimdilik 4.000 TL (işgöremezlik ve kalıcı sakatlık nedeniyle) tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davadan önce müvekkiline müracaat edilmediğinden hasar dosyası açılmadığını, kusuru kabul etmediğini, davacıya SGK tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması ve kusur, maluliyet oranının tespitinin gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK"nın 50.maddesi hükmü uyarınca, "zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa, hakim olayların akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri gözönünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler".
    Somut olayda, 07.07.2012 tarihinde, davacı yönetimindeki elektrikli bisikletle, davalıya trafik sigortalı minibüsün çarpışması sonucu trafik kazası meydana gelmiş; kaza sonucu davacı yaralanmıştır. Trafik bilirkişisinden alınan raporda davacıya %70, davalı tarafa %30 oranında kusur verilmiştir. Davacı vekili kaza sonucu müvekkilinin sakat kaldığını belirterek şimdilik 4.000 TL tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davacının kaza sebebiyle yaralandığına dair tıbbi evraklar dosyaya ibraz edilmiştir. Dosyadaki belgelere göre davacının zararının doğduğu anlaşılmaktadır. Zarar miktarının tam olarak ispat edilemediği hallerde, BK"nın 50.maddesi gereğince, mahkeme hakkaniyete uygun olarak zararı tespit eder. Mahkemece davacı vekiline, davacı müvekkilini hazır etmesi ve maluliyet raporu aldırılması hususunda kesin süre verilmiş; davacının kesin sürede hazır edilmemesi sebebiyle maluliyet raporunun alınamadığı, davacının malul olduğunun ispatlanmadığı, kesin süreye uyulmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
    Mağdur davacının yaralanmasına ilişkin tedavi gördüğü hastanelerden tüm tıbbi belgeleri, film, grafi vs. getirtilerek, davacı hazır olmaksızın Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Dairesinden davacının mululiyet durumuna ilişkin Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğüne uygun rapor alınması, daha sonra dosya kapsamına göre konusunda uzman bilirkişiden davacının zararını belirleyen aktüerya raporu alınması hususu gözönünde bulundurulmamıştır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
    Bu durumda mahkemece, öncelikle davacının tedavi gördüğü anlaşılan ... Devlet Hastanesinden tedavisine ilişkin tüm film, grafi, tahlil, tetkik sonuçları vs. gibi tıbbi belgelerin tamamının getirilmesi, daha sonra bu belgelere göre davacının maluliyetinin, Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümleri ve hakkaniyet kuralları gereğince tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine gönderilerek maluliyet raporunun aldırılması ve sonrasında uzman bilirkişiden aktüerya raporu alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 21/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi