Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/1437 Esas 2009/4692 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/1437
Karar No: 2009/4692
Karar Tarihi: 17.4.2009

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/1437 Esas 2009/4692 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacılar, miras bırakanın temliklerinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek payları oranında iptal-tescil istemişlerdir. Mahkeme, miras bırakanın tüm temliklerinin muvazaalı biçimde yapıldığı gerekçesiyle her iki davanın da kabulüne karar vermiştir. Ancak, dava dışı mirasçının payının davalı üzerinde bırakılması doğru bulunmuştur. Ayrıca, birleştirilen davanın vekalet ücreti hesaplanması gerekirken fazlaya hükmedilmesi de doğru değildir. HUMK’nın 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddesi, kararın temyiz edilebileceğini ve temyiz edilirse neler yapılacağını açıklamaktadır.
1. Hukuk Dairesi         2009/1437 E.  ,  2009/4692 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ALANYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 17/05/2007
    NUMARASI : 2004/496-2007/432

     Taraflar arasında  görülen davada;
      Davacılar, miras bırakan Y. C."ın  622 sayılı parselini  kızı M."ye  ve 56 sayılı  parselinin 1/3 payını da  torunu R."a  temlik ettiğini, işlemlerin  mal  kaçırma  amaçlı  ve muvazaalı olduğunu  ileri  sürerek  payları oranında iptal-tescil istemişlerdir.
    Davalılardan M., birleştirilen  2004/ 389 esas sayılı davasında; miras  bırakanın 26, 30, 620, 56, 366, 1617, 1618 ve 1619 sayılı  parsellerde  davacılara yaptığı temliklerin  aynı nedenle  geçersiz  bulunduğunu  belirtip  payı  oranında  iptal-tescil  istemiştir.    
    Mahkemece, miras bırakanın  tüm temliklerinin muvazaalı biçimde yapıldığı gerekçesiyle her iki davanın da kabulüne karar verilmiştir.      
     Karar,  davacılar (birleşen  davanın  davalıları) tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 17.4.2009 Cuma  günü saat  9.15   de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dava ve birleştirilerek görülen dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, her iki davanın da kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerle, miras bırakanın yaptığı temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı bulunduğu anlaşıldığından davanın kabul edilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Bunun yanında, 56 sayılı parselde miras bırakan tarafından davalı torunu R.’a da pay temliki yapıldığına ve bu pay içerisinden sadece davacıların payları iptal edildiğine göre, dava dışı mirasçı F.’nin payının davalı üzerinde bırakılması da doğrudur.
    Ne var ki, 26 sayılı parselde davalı R.’ın payı bulunmadığı ve mirasçı sıfatı da taşımadığı halde anılan parselde kendisine pay verilmesi isabetsizdir.
    Öte yandan, birleştirilen davanın değerinin 165.780 YTL. olduğu gözetilerek bu değer üzerinden vekalet ücreti hesaplanması gerekirken fazlaya hükmedilmesi de doğru değildir.
    Davacıların (birleştirilen davanın davalıları) temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK.’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.4.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.