19. Ceza Dairesi 2016/9264 E. , 2017/10418 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6222 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
6222 sayılı Kanun"un 16/1. maddesinde tanımlanan suçun maddi unsuru, müsabaka için seyircilerin kabulüne başlanmasından itibaren müsabaka sonrası tamamen tahliyesine kadarki zaman zarfında yetkisiz olarak müsabaka alanına, soyunma odalarına, odaların koridorlarına, sporcu çıkış tünellerine girilmesidir. Bu maddenin ikinci fıkrasında ise, "fiilin müsabakanın seyrini veya güvenliğini bozması halinde, fail hakkında üç aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur." denilmek suretiyle nitelikli bir hale yer verilmiştir. Failin, bu nitelikli halden sorumlu tutulabilmesi için, müsabakanın seyrini veya güvenliğini bozmasına yönelik olarak en azından taksirin varlığı gerekmektedir.
6222 sayılı Kanun"un amaç ve kapsamı dikkate alınarak, müsabakanın seyrinin veya güvenliğinin bozulması, belli bir yer ve zaman diliminde başlaması planlanan sportif karşılaşmanın veya yarışmanın dışarıdan yapılan müdahale ile geç başlaması, durması veya ertelenmesi hallerini ifade etmektedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde,
11.04.2013 tarihli cd izleme tutanağı ile 16.06.2014 tarihli bilirkişi raporunda sanıkların müsabaka öncesi yeşil saha içine girdikleri tespit edilmiş olup sanıkların aşamalarda alınan ifadelerinde de tribün lideri oldukları için müsabaka öncesi saha içinde futbolcular arasında meydana gelen tartışmayı önlemek amacıyla yeşil saha içine girdiklerini ikrar etmişlerdir.
Türkiye Futbol Federasyonu"nun (TFF) 07.04.2013 tarihli gözlemci ve hakem raporlarında; spor müsabakası öncesi her iki takımın oyuncularının saha içinde ısındıkları esnada ev sahibi tribününde yer alan seyircilerden bir kısmının yeşil saha içine girmek suretiyle kargaşa ortamının oluştuğu ve alınan güvenlik tedbirleri neticesinde saat 14:30"da başlaması gereken futbol karşılaşmasının saat 15:00"de başladığı belirtilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle sanıkların eylemleri ile müsabakanın hem güvenliğini hem de seyrini bozdukları anlaşıldığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Sanıklar hakkındaki güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanma kararının bir sonucu olarak 6222 sayılı Kanun"un 18/10. maddesinde yazılı bulunan hak yoksunluklarına hükmedilmemiş ise de, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yükletilen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değişirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-Sanıklar hakkında, 6222 sayılı Kanun"un 18/1. maddesinin üçüncü cümlesi uyarınca, spor müsabakalarını seyirden yasaklanma güvenlik tedbirinin uygulanma süresine karar verilmesinin gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hükmün onüçüncü paragrafında bulunan bölümün çıkartılıp, yerine "6222 sayılı Kanun"un 18/1. maddesi uyarınca sanıkların güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanmasına ve hükmün kesinleşmesiyle infazına başlanan seyirden yasaklanma yaptırımının süresi cezanın infazı tamamlandıktan itibaren bir yıl geçmesiyle sona erer" ve hükümden TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına," ibareleri yazılmak suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye aykırı olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.