19. Ceza Dairesi 2016/1525 E. , 2017/10417 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
ŞİKAYETÇİ : ...
SUÇ : 6222 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
I. İlgili Hukuk Kuralları
6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun"un "spor alanlarında taşkınlık yapılması ve tesislere zarar verilmesi" başlığı altında düzenlenen 17. maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde; "spor alanları ve bu alanlardaki eşya, mala zarar verme suçu bakımından kamu malı hükmündedir." ibaresine yer verilmiştir. Bu Kanunun 3. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde ise, spor alanı; "spor müsabakalarının veya antrenmanların gerçekleştirildiği alanlar ile seyircilere ait seyir alanları, sporculara ait soyunma odası ve anılan Kanunun uygulanması kapsamında spor yapmaya elverişli alanları" olarak ifade edilmektedir.
3289 sayılı Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun"un "genel müdürlük malları" başlığı altında düzenlenen 36. maddesinde; "genel müdürlüğünün bütün taşınır ve taşınmaz malları Devlet malı hükmündedir" ve anılan Kanunun "bağımsız spor federasyonları" başlığı altında düzenlenen ek 9. maddesinde; "Federasyon malları Devlet malı hükmündedir" ibareleri bulunmaktadır.
II. Hukuki Değerlendirme
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 237. maddesinde genel kural niteliğinde davaya katılma koşulları düzenlenmiştir. Buna göre, bir tüzel kişinin kamu davasına katılabilmesi için, suçtan doğrudan zarar görmüş olması veya herhangi bir kanunda, belirli bir tüzel kişinin bazı suçlardan açılan kamu davalarına katılmasını özel olarak düzenleyen bir hükmün bulunması gerekmektedir.
Ceza kanunlarında "suçtan zarar görme" kavramı tanımlanmamakla birlikte, Yargıtay"ın yerleşik içtihatlarında suçtan zarar görme, "suçtan doğrudan doğruya zarar görmüş olma hali" olarak kabul edilmiş ve bu nedenle "dolaylı veya muhtemel zararların" davaya katılma hakkı vermeyeceği değerlendirilmiştir.
Bir kanunda, belli bir tüzel kişinin bazı suçlardan açılan kamu davalarına katılmasını özel olarak düzenleyen bir hüküm bulunması halinde, anılan kurumların suçtan doğrudan zarar görüp görmediklerini ayrıca araştırmaya gerek bulunmamaktadır.
III. Uyuşmazlık Konusu Olay ve Nitelendirme
04/12/2013 tarihinde Adana Demirspor – Bursaspor futbol takımları arasında yapılan spor müsabakası öncesinde sanığın elinde bulunan taşı stadyum dışarısında bulunan ve içerisinde Bursasporlu taraftarlarının olduğu özel bir kişiye ait ..... plakalı otobüsün camına atmak suretiyle kırması biçiminde açıklanan eyleminden dolayı; suça konu yerin spor alanı dışında olması ve bunun yanı sıra söz konusu aracın Spor Genel Müdürlüğünün tasarrufunda da bulunmaması nedenleriyle açılan kamu davasının niteliğine göre, suçtan doğrudan zarar görmeyen Spor Genel Müdürlüğünün davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, şikayetçi vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE, 04/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.