Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/12819 Esas 2017/6584 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/12819
Karar No: 2017/6584
Karar Tarihi: 23.02.2017

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/12819 Esas 2017/6584 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın, bir şirketin kaşesini kullanarak kendisini lehtar yaparak ve şirketi borçlu, kendisini kefil göstererek icra takibine koyduğu iddiasıyla nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından yargılandığı bir davada, Adli Tıp Kurumu'nun raporu ve tarafların borç ilişkisine ait hesap hareketlerinin incelenmesi gerektiği belirtildi. Ancak, mahkeme bu inceleme ve delilleri toplamadan sanığı beraat ettirdi. Bu nedenle, hüküm kanuna aykırı bulunarak bozuldu.
Kanun maddeleri:
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi (hükmün bozulması)
- 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi (hükümlerin uygulanması gereken kanun)

15. Ceza Dairesi 2014/12819 E. , 2017/6584 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın .....Dış Tic. A.Ş"nin Yönetim Kurulu Başkanı ve imza yetkilisi olduğu, sanığın yeğeni olarak, işyerine girip çıktığı sırada bilgi ve rızası dışında, şirket kaşesini kullanarak, şirketi borçlu, şahsını kefil, kendisini de lehtar yapmak suretiyle icra takibine koyduğu,bu suretle sanığın üzerine atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;
Sanık savunmasında, katılana verdiği borç paralar karşılığı olarak, sanık müdafinin suça konu senedin şirkette çalışan başka birisine imzalattırılmış olabileceğini beyan etmesi nedeniyle alınan raporda senetteki keşideci imzasının kuvvetle muhtemel şirkette çalışan tanık ...’ün el ürünü olduğunun alınan rapor ile tespit edilmiş olması nedeniyle gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi için, sanık hakkında suça konu senet üzerinde yazı ve imza incelemesi için Adli Tıp Kurumundan bilirkişi raporu aldırılması, sanık ve dinlenen tanıkların katılana borç para verildiğine dair iddiaların tesbiti için ve doğruluğunun araştırılması için tarafların borç ilişkisine ait katılanın şirketine ait hesap hareketlerinin tespit edilip sanıktan borç para alınıp alınmadığının araştırılması, sanığın yaptığı icra takibinin itiraz üzerine durdurulmasına yönelik katılan tarafından açılmış bir itirazın iptali davası bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve tüm deliller birlikte tartışılıp sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.