Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/27128
Karar No: 2016/6103
Karar Tarihi: 19.04.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/27128 Esas 2016/6103 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/27128 E.  ,  2016/6103 K.
"İçtihat Metni"


Mahkemesi :İş Mahkemesi


Dava, rücûan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı ...Ş. avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, iş kazası sonucu ölen dokuz sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirler nedeniyle uğranılan Kurum zararının davalılardan 506 sayılı Yasa"nın 26 ve 87. maddeleri uyarınca tahsili istemine ilişkindir.
E...- Ç..."da İR 779 no"lu ruhsat sahasında bulunan 5 no"lu maden ocağında meydana gelen grizu patlamasında ölen sigortalıların hak sahiplerine bağlanan gelirlerin tahsili için açılan davada; Mahkemece hükme esas alınan kusur raporunda; rödovansçı .... % 70, ruhsat sahibi K... % 30 oranında kusurlu bulunmuştur.
Aynı kazada ölen H.G.isimli sigortalı için Kurum tarafından açılan rücûan tazminat davasında ise; hak sahiplerinin açtıkları tazminat davasındaki kusur oranları esas alınarak davalılardan K..."a % 20, davalı ...."ne % 70, sigortalıya % 10 oranında kusur verilmiş ve Dairemizce onanarak kesinleşmiş olup, böylece Mahkemece hükme esas alınan kusur raporu ile aynı kazada ölen diğer sigortalı için açılan davadaki kusur raporu arasında çelişki oluşmuştur.
Aynı olay nedeniyle tarafların kusur oran ve aidiyetleri bakımından çelişkili kararların verilmesi olasılığının ortadan kalkması, hak ve adalet kurallarına aykırı bir sonuç ortaya çıkmaması, yargıya olan güvenin sarsılmaması yönü gözetilerek, eldeki davada ölen sigortalıların hak sahipleri tarafından tazminat davası açılıp açılmadığı, kesinleşip kesinleşmediği de araştırılarak, tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilip, zararlandırıcı sigorta olayındaki kusur oran ve aidiyetleri konusunda oluşan çelişkinin giderilmesi için işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda uzman olan bilirkişi heyetinden oluşa uygun kusur raporu alınmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir.

2-Peşin değer, gelecekte ödenecek gelirlerin, yaş, kesilme ihtimali ve Kurumca belirlenecek iskonto oranı dikkate alınarak hesaplanan tutarını ifade etmektedir.
506 sayılı Kanunun 26’ıncı maddesindeki “...sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarlarla sınırlı olmak üzere...” bölümünün, Anayasa Mahkemesince 23.11.2006 tarih ve 2003/10 Esas 2006/106 Karar sayılı kararı ile iptal edilmiş olması karşısında, Kurumun bu maddeden doğan rücu hakkının, “halefiyete” değil, “kanundan doğan basit rücu hakkına” dayandığının kabul edilmesi ve bu kabul çerçevesinde, Kurumun rücu alacağının, ilk peşin değerin kusura tekabül eden miktarıyla sınırlı bulunması; fiili ödemenin mevcudiyeti halinde ise, kurumun talep edebileceği miktarın hesabının da aynı şekilde gerçekleştirilmesi gerekmekte olup; şayet ilk peşin sermaye değerli gelir, fiili ödeme miktarından düşük ise o takdirde ilk peşin sermaye değerine itibar edilmesi; aksine fiili ödeme miktarı ilk peşin değerden düşük ise o takdirde de fiili ödeme miktarının esas alınması gerekir. Şüphesiz, somut olayda, Kurumun rücu alacağının belirlenmesinde gerçek zarar (tavan) hesabı yapılmasına gerek bulunmamaktadır.
Eldeki dosyada, sigortalılar Y.Ş. ve S.E."un bir kısım hak sahiplerinin gelirden çıktıkları anlaşılmakla, hak sahiplerinin gelire giriş tarihinde geçerli ilk peşin sermaye değerli gelir ile gelire giriş tarihinden gelirden çıkma tarihine kadar ödenen fiili ödeme tutarı karşılaştırılarak, miktarı düşük (az) olanın kusur karşılığı belirlendikten sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek hâlinde davalılardan K...A.Ş."ye iadesine, 19.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi