17. Hukuk Dairesi 2019/2921 E. , 2020/5822 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan istinaf incelemesi sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili şirkete trafik sigortası ile sigortalı, davalının işleteni olduğu aracın 09.04.2011 tarihinde karıştığı trafik kazasında birden fazla kişinin malul kaldığını, kazada sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunun ve ... Kimya İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 18.04.2011 tarihli rapora göre kaza sırasında sürücünün 235 mg/dl alkollü olduğunun tespit edildiğini, müvekkili şirket tarafından kaza nedeniyle maluliyete uğrayan ... isimli kişiye aktüer incelemesi sonucunda 15.11.2011 tarihinde 19.527,00 TL ödendiğini, ... tarafından bakiye zararın tazmini için açılan Adana 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/449 Esas sayılı dosyası sonucunda hüküm altına alınan tutarın Adana 4. İcra Müdürlüğünün 2014/4752 sayılı dosyası ile takibe konulması üzerine icra dosyasına 09.05.2014 tarihinde 62.561,56 TL ödeme yapıldığını, aynı kazada yaralanan ... ’a 14.07.2014 tarihinde 149.753,00 TL, ... ’a 04.11.2016 tarihinde 95.035,42 TL ödeme yapıldığını, kazada
zarar gören ... plakalı aracın malikine 12.05.2011 tarihinde 4.700,00 TL ve ... plakalı aracın malikine 17.952,00 TL hasar ödemesi yapıldığını, kazanın münhasıran alkollü araç kullanılmasından kaynaklandığı ileri sürülerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 349.528,98 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren uygulanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, rücuya ilişkin davaların iki yıllık zamanaşımı süresine tabi olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, aksi halde kaza tespit tutanağını kabul etmediklerini, kazaya karışan birden çok araç olması nedeniyle sürücünün alkollü olduğundan bahisle tüm kusurun müvekkili şirketin aracını kullanan sürücüye yüklenmesini kabul etmediklerini, sürücünün alkollü olmasının tamamen kusurlu olduğu anlamına gelmeyeceğini, alkol ile kaza arasındaki illiyet bağının ispatlanması gerektiğini, hukuki süreci halen devam eden davaların bekletici mesele yapılmasını, neticede davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 23.03.2018 tarihli ara kararı ile sigorta şirketi tarafından ... ve ... ’a yapılan ödeme nedeniyle açılan rücu davası ile ... ve ... plakalı araçlar için yapılan ödemeye ilişkin rücu davasının asıl dosyadan tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmesine karar verilmiştir.
Yerel mahkemece, davaya konu edilen ve zarar gören ... yapılan 09/05/2014 tarihli 62.561,56 TL tutarlı ve 09/04/2011 tarihli 19.521,00 TL tutarlı ödemeye ilişkin davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, dair karar verilmiş, karara karşı davacı vekilinin istinaf yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nın 371. Maddesinin uygulanmasını
gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 10,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 19/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.