Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/16466
Karar No: 2013/4972
Karar Tarihi: 04.4.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/16466 Esas 2013/4972 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dosya içeriği ve delillerden hareketle, miras bırakanın vasiyetiyle davacılara eşit hisselerle miras bıraktığı taşınmazda davacıların saklı paylarının ihlal edildiği belirlendiği için davacılar vasiyetin tenkisi ve saklı paylarının belirlenmesi için dava açtılar. Yerel mahkeme tenkis isteğinin kısmen kabulüne karar verdi ancak bu karar, usul kurallarına uygun bir şekilde verilmediği için bozuldu. Tenkis davalarında, dava dilekçesinde gösterilen değer harca esas değer olup, bağlayıcı değildir ve yapılan inceleme ile saklı paya elatılan miktardaki farkı ise bu miktara da hükmedilebilir. Ancak, davacılar lehine avukatlık parasına hükmedilmesi gerekirken, davalı lehine avukatlık parasının da hüküm altına alınması isabetsizdir. Kararın bozulmasına ve yerel mahkeme kararının 1086 sayılı HUMK'nın 428. maddesi gereğince bozulmasına karar verildi.
Kanun Maddeleri:
- 1086 sayılı HUMK'nın 428. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2012/16466 E.  ,  2013/4972 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : TOKAT 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 18/09/2012
    NUMARASI : 2011/448-2012/302

    Yanlar arasında birleştirilerek görülen tenkis, vasiyetnamenin iptali davası sonunda, yerel mahkemece  davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar vekilllerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi . raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.                                           
     Asıl ve birleşen dava, vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; tarafların ortak miras bırakanı olan P.S. 08.08.2008 tarihinde öldüğü, sağlığında 12.06.2008 tarihinde düzenlediği vasiyetname ile kayden maliki olduğu 2089 parsel sayılı taşınmazdaki 8 numaralı bağımsız bölümü davalı oğlu E.S.e, davacı oğullarına ise kayden paydaşı olduğu 2 sayılı parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 payını eşit hisselerle vasiyet ettiği, davacıların murisin yaptığı bu vasiyetname ile saklı paylarının ihlal edildiğini ileri sürerek vasiyetnamenin iptalini olmazsa saklı payları oranında vasiyetnamenin tenkisine karar verilmesi isteği ile eldeki davayı açtıkları, mahkemece yapılan yargılama sonucunda asıl ve birleşen davalarda tenkis isteğinin kısmen kabulüne karar verildiği, hükmün davacılar tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece hükmüne uyulan 27.06.2011 tarihli Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 2011/4407-3850 karar sayılı bozma ilamında izlenilmesi gereken yol açıkca belli edilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş olmakla ilgisi lehine kazanılmış hak oluşacağı kuşkusuzdur. Ne var ki; mahkemece bu temel usul kuralı gözardı edilerek bozma gereği yerine getirilmemiştir.
    Hal böyle olunca; bozma ilamında değinilen hususlarda gözetilerek  denetimine imkan verecek şekilde tenkis konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınması ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, değinilen husus gözardı edilerek yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir.
    Kabule göre de; tenkis davalarında dava dilekçesinde gösterilen değer harca esas değer olup, bağlayıcı değildir ve yapılan inceleme ile saklı paya elatılan miktardaki farkı ise bu miktara da hükmedilebilir. Somut olayda, tenkis isteği kabul edildiğine göre sadece davacılar lehine avukatlık parasına hükmedilmesi gerekirken, dava kısmen kabul edilmiş gibi davalı lehine avukatlık parasının hüküm altına alınması da isabetsizdir.
    Davacılar vekilinin, bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile yerel mahkeme kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA,  bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 04.4.2013 tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

     

     

     

     

     


     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi