2. Ceza Dairesi Esas No: 2010/7527 Karar No: 2012/4448 Karar Tarihi: 28.02.2012
Geceleyin konut dokunulmazlığını bozma - Mala zarar verme - Kasten yaralama - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2010/7527 Esas 2012/4448 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, Malatya 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada verilmiştir. Sanık, geceleyin konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme ve kasten yaralama suçlarından yargılanmıştır. Kararda, sanığın yaralama suçundan hüküm kurulması için basit bir tıbbi rapor alınmadığına dikkat çekilmiştir. Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş ancak hükümde bazı eksiklikler ve yanlışlıklar tespit edilerek bozulmuştur. Bu eksiklikler arasında, TCK'nın 61. maddesine aykırı davranılması, infazda duraksamaya neden olunması, zararın tespiti konusunda yeterli bir araştırma yapılmaması ve açıklanan gerekçelerin yasal ve yeterli olmaması yer almaktadır. Kararda geçen kanun maddeleri arasında 5237 sayılı TCK'nın 86/2, 51/3 ve 61, 5271 sayılı CMK'nın 231/5 yer almaktadır.
2. Ceza Dairesi 2010/7527 E. , 2012/4448 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 3 - 2008/276811 MAHKEMESİ : Malatya 1. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 22/07/2008 NUMARASI : 2008/380 (E) ve 2008/524 (K) SUÇ : Geceleyin konut dokunulmazlığını bozma, Mala zarar verme, Kasten yaralama
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın eylemi sonucu şikayetçide meydana gelen yaralamanın kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif olduğuna dair rapor alınmadan 5237 sayılı TCK"nın 86/2. maddesi uyarınca hüküm kurulması karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından öngörülen seçimlik yaptırımlardan hapis cezası tercih edilerek, TCK’nın 61. maddesine aykırı davranılması, 2- TCK’nın 51/3. maddesi gereğince cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenmesi yerine, bir yıl süreyle denetimli serbestlik sistemine tabi tutulmasına karar verilmesi suretiyle infazda duraksamaya neden olunması, 3- Hapis cezası ertelenen sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi hâlinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine infaz aşamasında karar verilebileceği gözetilip, ihtar ile yetinilmesi gerekirken, yazılı şekilde “sanığın denetimli serbestlik sistemi içerisinde sisteme uymadığında cezanın tamamının infaz edileceğine” karar verilmesi, 4- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/ 11-250 2009/13 sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde nazara alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı ve sanığın sabıkasının da bulunmadığı gözetilerek, mahkemece atılı suçların işlenmesi nedeniyle varsa şikayetçinin uğradığı maddi zarar kanaat verici ve basit bir araştırma ile tespit edilerek, sanıktan da tespit edilen zararı gidermek isteyip istemediği sorularak, sonucuna göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, “...sanığın mağdura ait zararları tazmin etmediğinden...” şeklinde, 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının a, b ve c bentlerinde belirtilen gerekçeleri içermediği için yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle sanık hakkında aynı kanunun 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 28/02/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.