Taksirle Yaralama - Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/6001 Esas 2015/1490 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/6001
Karar No: 2015/1490
Karar Tarihi: 29.01.2015

Taksirle Yaralama - Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/6001 Esas 2015/1490 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2014/6001 E.  ,  2015/1490 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle Yaralama, Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
    Hüküm : TCK"nın 89/1, 2-b-d-e, 22/3, 62, 52/2-4, 53/6, 179/3-2, 62, 50/1-a, 52/2 maddeleri gereğince mahkumiyet.

    Taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1-Sanığın olaydan yaklaşık iki buçuk saat sonra yapılan ölçüme göre 135 promil alkollü olarak kullandığı otomobil ile, meskun mahalde, gündüz vakti, orta refüj ile bölünmüş tek yönlü caddede seyir halinde iken, direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refüjden karşı şeride geçip yan yol üzerinde dolmuş bekleyen katılana çarpması sonucu hayati tehlike geçirip, yüzde sabit iz kalacak ve vücut fonksiyonlarını 5 derece etkiler şekilde kemik kırığı oluşacak biçimde yaralanmasına neden olduğu olayda; sanığın eyleminde trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle yaralama suçlarının oluştuğu, bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına neden olan sanığın, tehlike suçunun meydana gelen netice ile zarar suçuna dönüşmüş olması karşısında, taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ise hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, sanık hakkında taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurulması,
    2-Taksirle yaralama suçuna ilişkin uygulamada, iki sınır arasında temel ceza belirlenirken; suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın tam kusurlu olması nazara alınıp adalet, hakkaniyet ve nasafet kurallarına uygun olarak makul bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, asgari hadden ceza tayini,
    Kabule göre de;
    A)TCK"nın 61/2. maddesine aykırı olarak TCK"nın 22/3. maddesinin TCK"nın 89/1. maddesi gereğince belirlenen temel cezadan sonra uygulanması yerine, 89/2-b.maddesinden sonra uygulanması,
    B)Sanık hakkında hükmedilen temel cezadan TCK"nın 89/2-b-d-e maddeleri gereğince 1/2 oranında artırım yapılması gerekirken yanılgı sonucu sanık hakkında 1 kat artırım yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
    C)TCK"nın 52/4. maddesi gereğince, taksitlerden birinin ödenmemesi halinde, geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtar edilmesi ile yetinilmesi yerine, infaz aşamasında nazara alınması gereken 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi gereğince ihtarına karar verilmesi
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkının gözetilmesine, 29.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.