Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/30481
Karar No: 2021/6823
Karar Tarihi: 01.03.2021

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/30481 Esas 2021/6823 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İstanbul 5. Sulh Ceza Hakimliği, yapılan itirazı reddederek şüpheli hakkında yapılan soruşturmanın genişletilmesi yerine kovuşturmaya yer olmadığına karar vermiştir. Ancak Yargıtay, bu kararın hukuka uygun olmadığını belirterek bozmuş ve soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Kararda, CMK'nın 160, 170 ve 172. maddelerine atıf yapılmıştır. CMK'nın 160. maddesi, cumhuriyet savcısının suçun işlendiği izlenimini veren bir durumda hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiğini belirtirken; 170. maddesi, toplanan delillerin yeterli şüphe oluşturduğu durumda savcının iddianame düzenlemesini, aksi takdirde ise kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar vermesi gerektiğini belirtmektedir. 172. maddenin 1. fıkrası ise savcının yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağı bulunmaması durumunda kovuşturmaya yer olmadığına karar vermesini öngörmektedir.
4. Ceza Dairesi         2020/30481 E.  ,  2021/6823 K.

    "İçtihat Metni"


    KARAR


    Hakaret ve basit yaralama suçlarından şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19/02/2019 tarihli ve 2018/38866 soruşturma, 2019/3475 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul 5. Sulh Ceza Hakimliğinin 11/07/2019 tarihli ve 2019/3156 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    İstem yazısında: “5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Somut olayda, Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca müşteki şüphelilerin şikayeti ile ilgili olarak yürütülen soruşturma neticesinde müşteki şüphelilere karşı kamu davası açıldığı ve aynı olaya ilişkin mükerrer soruşturma yapılamayacağı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de, Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının bahse konu 2018/24937 soruşturma sayılı dosyası üzerinden yalnızca şüpheli ..."in müşteki ..."ye yönelik hakaret ve basit yaralama eylemlerine ilişkin soruşturma yürütüldüğü ve neticesinde 22/01/2019 tarihli ve 2018/24937 soruşturma, 2019/863 esas, 2019/795 sayılı iddianame ile yalnızca şüpheli ..."e karşı kamu davası açıldığı, yani karşılıklı hakaret ve basit yaralama şeklinde gerçekleşen olaya ilişkin ..."nin ..."e yönelik eylemi yönünden soruşturma yapılmadığının anlaşılması karşısında, mükerrer soruşturmadan söz edilemeyeceği, bahse konu soruşturma dosyasının celbi ile şüpheli ..."nin hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme yapılmak suretiyle kovuşturma yer olmadığına karar verildiği gözetilerek, itiraz üzerine soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
    I- Olay:
    Müşteki şüpheliler ... ve ... hakkında, karşılıklı hakaret ve basit yaralama ithamı ile soruşturma yürütüldüğü, Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca, aynı konu hakkında Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/24937 soruşturma sayılı dosyası kapsamında da soruşturma yürütüldüğünden bahisle, 19/02/2019 tarihinde, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, bu karara yapılan itirazın da, İstanbul 5. Sulh Ceza Hakimliğince reddedildiği, ret kararına karşı da kanun yararına bozma talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
    II- Hukuksal Değerlendirme:
    CMK"nın 160/1. maddesinde, "Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya haşlar.", 160/2. maddesinde "Cumhuriyet Savcısı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için. emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür."" 170. maddesinin 2. fıkrasında, "Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler. 172. maddesinin 1. fıkrasında, "Cumhuriyet savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir." hükümleri düzenlenmiştir.
    Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı itiraz üzerine inceleyen mahkeme, kamu davası açılması için yeterli şüpheyi uyandıracak delil/ler bulunmaması durumunda itirazın reddine, yeterli şüpheyi uyandıracak delil/ler bulunması durumunda itirazın kabulüne veya eksik soruşturma nedeniyle soruşturmanın genişletilmesine karar verebilecektir.
    CMK’nın 172/3. maddesinde ise; “Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın etkin soruşturma yapılmadan verildiğinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmesi veya bu karar aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvuru hakkında dostane çözüm ya da tek taraflı deklarasyon sonucunda düşme kararı verilmesi üzerine, kararın kesinleşmesinden itibaren üç ay içinde talep edilmesi hâlinde yeniden soruşturma açılır.” denilmek suretiyle etkin soruşturma yapılması zorunluluğu vurgulanmıştır.
    İncelenen dosyada; Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca müşteki şüphelilerin şikayeti ile ilgili olarak yürütülen soruşturma neticesinde, müşteki şüphelilere karşı kamu davası açıldığı ve aynı olaya ilişkin mükerrer soruşturma yapılamayacağı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de, Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının bahse konu 2018/24937 soruşturma sayılı dosyası üzerinden yalnızca şüpheli ..."in müşteki ..."ye yönelik hakaret ve basit yaralama eylemlerine ilişkin soruşturma yürütüldüğü ve neticesinde 22/01/2019 tarihli ve 2018/24937 soruşturma, 2019/863 esas, 2019/795 sayılı iddianame ile yalnızca şüpheli ..."e karşı kamu davası açıldığı, yani karşılıklı hakaret ve basit yaralama şeklinde gerçekleşen olaya ilişkin ..."nin ..."e yönelik eylemi yönünden soruşturma yapılmadığının anlaşılması karşısında, mükerrer soruşturmadan söz edilemeyeceği, bahse konu soruşturma dosyası getirtilerek şüpheli ..."nin hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme yapılmak suretiyle kovuşturma yer olmadığına karar verildiği gözetilerek, itiraz üzerine soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi yerine, itirazın reddine karar verilmesi hukuka aykırı bulunduğundan kanun yararına bozma talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
    III- Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
    1- İstanbul 5. Sulh Ceza Hakimliğinin 11/07/2019 tarihli ve 2019/3156 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    2- Aynı kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına,
    3- Dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 01/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi