MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ... ve dahili davalı ... aleyhine 03/11/2008 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalı ... hakkında açılan davanın ölüm nedeni ile reddine, davalılar ... ve ... hakkında açılan davanın kısmen kabulüne dair verilen 08/09/2011 ve 28/06/2019 tarihli ek kararın Yargıtayca incelenmesi dahili davalı ... (Kendi adına asaleten küçük ... adına velayeten) tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Dahili davalı ...’e 7201 sayılı Tebligat Kanunu’na göre usulüne uygun şekilde yapılmış gerekçeli kararın tebliği bulunmamakla birlikte Kanun’un 32.maddesine göre tebliğ usule aykırı yapılmış olsa bile tebliğ muhatabın öğrenmesi ile geçerli hale geleceğinden davalı ...’in öğrenme tarihi esas alınarak temyiz dilekçesinin süresinde verildiği kabul edilmelidir. Bu nedenle ... 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 28/06/2019 tarihli, 2008/2248 esas, 2011/1142 karar sayılı temyiz dilkçesinin reddine dair ek kararın kaldırılması gerekmiştir.
2- Davalının temyiz itirazlarının esasının incelenmesinde;
Dava; 2330 sayılı Kanundan kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm dahili davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı; dava dışı polis memuru ...’ın, 10/07/2005 tarihinde davalının içerisinde yer aldığı kavgaya müdahalede bulunduğu sırada davalının bıçakla saldırısı sonucu yaralandığını, davalı hakkında açılan ceza davasında üzerine atılı bulunan suçtan cezalandırıldığını belirterek, davalının haksız eylemi ile yaralanan dava dışı kamu görevlisine 2330 sayılı Kanun gereğince ödediği tazminatın rücuen tahsili isteminde bulunmuştur.
Dahili davalı; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; 15/06/2011 tarihli bilirkişi raporuna itibar olunarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; dahili davalı ...’in, yargılama sırasında vefat eden asıl davalı ve eski eşi olan ...’ın mirasının hükmen reddi davası açtığı ve anılan davanın ... 12.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/382 esas sayılı dosyası üzerinden derdest olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece mezkur davanın sonucunun eldeki davaya etkisi nedeniyle bekletici mesele yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi
gerekirken, anılan şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş; kararın, bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre dahili davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 17/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.