Esas No: 2021/4710
Karar No: 2022/6016
Karar Tarihi: 19.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/4710 Esas 2022/6016 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, davacı şirket yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmakta iken genel müdür olarak çalışmaya başlamış ancak haksız şekilde iş akdi sona erdirilmiştir. Davacı kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, cezai şart, ücret, ikramiye ve yıllık izin ücreti alacaklarına ilişkin dava açmıştır. Ancak davalı taraf davacının usulsüz harcamalar yaptığını ve şirketi zarara uğrattığını savunmuştur. Mahkemece davacının ceza yargılamasına konu olan davranışları nedeniyle sözleşmenin sona erdirilmesi sebebiyle davacının ücret ve ikramiye alacaklarına ilişkin talepleri reddedilmiştir. Ancak Yargıtay, davacının vekalet ilişkisi ile birlikte belirsiz süreli hizmet akdi çerçevesinde iş ilişkisinin de bulunduğu gerekçesiyle davanın kabul edilmesi gerektiğini ve alacakların ödenmesi gerektiğini belirtmiştir. Kanun maddesi olarak ise, mülga Ticaret Kanunu'nun 333. maddesi anlatılmıştır. Bu maddeye göre, aksine hüküm olmadıkça idare meclisi üyelerine her toplantı günü için bir ücret verilir. Ücret miktarı esas mukavelede tayin edilmemişse umumi heyet tarafından tayin edilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08.02.2021 tarih ve 2020/457 E. - 2021/101 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığını, 27/10/2006 tarihinden itibaren genel müdür olarak çalışmaya başladığını, 16/06/2009 tarihinde yönetim kurulu kararı ile haksız olarak iş akdine son verildiğini, iş sözleşmesinin 20/03/2012 tarihinden önce sona erdirilmesi halinde kıdem, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretinin ayrıca ödenmesinin karar altına alındığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, cezai şart, ücret, ikramiye ve yıllık izin ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının usulsüz harcamalar yaptığını ve harcırahlar aldığını, bu şekilde şirketi zarara uğrattığını, ayrıca 20.03.2008 tarihli yönetim kurulu karar tutanağına görev süresinin uzatılması yönünde sonradan bir ilave yapıldığının tanık beyanları ile sabit olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılamanın sonunda, davacı hakkında Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesinde görevi kötüye kullanma suçu nedeniyle davanın açıldığı, davacının 20.03.2008 tarihli yönetim kurulu toplantı tutanağına "genel müdür ...'nun hizmet akdi 20.03.2012 tarihine kadar uzatılmıştır. Bu tarihten önce genel müdürün hizmet akdinin sona erdirilmesi halinde görev süresinin sonuna kadar tahakkuk edecek ücretlerinin hiçbir ihtara lüzum kalmadan toplam tazminat olarak kendisine ödenmesine ayrıca hizmette geçen sürelere ait ihbar tazminatı, kıdem tazminatı ve yıllık ücretinin bu tazminata dahil edilmeden ödenmesine karar verilmiştir." paragrafını eklediği ve bu şekilde özel evrakta sahtecilik suçunu işlediği gerekçesiyle cezalandırılmasına karar verilerek, hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, bu nedenle davacının 20.03.2008 tarihli yönetim kurulu kararı doğrultusunda cezai şart ve kötü niyet tazminatı talebinde bulunamayacağının tespit edildiği, ayrıca anonim şirketlerde yönetim kurulu üyesi ile ortaklık arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisi olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlıkta vekalet ilişkisinin mevcut olduğu, bu nedenle iş sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlığın olmadığına karar verildiği ve davacı tarafın işçilik alacağı da talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-6762 sayılı mülga Ticaret Kanunu 333. maddesi, "Aksine esas mukavelede hüküm olmadığı takdirde idare meclisi azalarına her toplantı günü için bir ücret verilir. Ücret miktarı esas mukavelede tayin edilmemişse umumi heyetçe tayin olunur.
" hükmünü haizdir.
Somut olayda, davacı ve davalı şirket arasında vekalet ilişkisi olmakla birlikte, aralarında akdedilen belirsiz süreli hizmet akdi çerçevesinde iş ilişkisinin de bulunduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki iş sözleşmesi, davacının ceza yargılamasına da konu olan davranışları nedeniyle davalı şirketin yönetim kurulu kararı ile sona erdirilmiştir. Her ne kadar Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın sonucunda davacının 20.03.2008 tarihli yönetim kurulu toplantı tutanağına eklemeler yaparak usulsüz davranışlarda bulunduğu tespit edilmişse de, bu husus davacının, davalı ile olan hizmet akdi çerçevesinde biriken ücret ve ikramiye alacak haklarını almasına engel teşkil etmemektedir.
Keza, bozma ilamı öncesinde Ankara 7. İş Mahkemesi'nin 2009/860 esas sayılı dava dosyasında alınan bilirkişi raporuna göre bu alacak kalemleri hesaplanmış ve davacıya bu bedellerin ödenmediği tespit edilmiştir. Dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunda belirtildiği gibi, davacının ücret ve ikramiye alacaklarının davalı tarafından ödenmediğinin tespiti halinde, mahkemece raporda belirtilen ücret ve ikramiye alacaklarının, taleple bağlı kalınarak, davacıya ödenmesine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 19/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.