9. Hukuk Dairesi Esas No: 2008/21818 Karar No: 2010/8095 Karar Tarihi: 25.03.2010
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2008/21818 Esas 2010/8095 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2008/21818 E. , 2010/8095 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA :Davacı, izin ücreti, hafta tatili, genel tatil ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı işyerinde şoför olarak yoğun bir tempoda çalıştırıldığını, itiraz ettiğinde sefer verilmeyeceği ve sabit ücretle çalıştırılacağı yönünde gözdağı verildiğini, son iki yılda da kış aylarında çalıştırılmadığını, bunun yanı sıra davacının uzun yoldan geldikten sonra şehir içi servisine çıkmaya zorlandığını,buna itiraz ettiğinde de hakarete maruz kaldığını bu sebeplerle iş sözleşmesini feshettiği ileri sürülerek kıdem tazminatı ile izin ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücret alacağı talep etmiştir. Davalı; davacının 04.09.2005 tarihinden itibaren işyerine gelmeyerek iş sözleşmesini haklı bir neden bulunmaksızın kendisinin feshettiğini savunmuştur. Mahkemece; savunmaya değer verilerek kıdem tazminatı isteğinin reddine karar verilmiştir. İşçinin iş sözleşmesini haklı olarak feshedip feshetmediği taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. İşçinin emeğinin karşılığı olan ücret işçi için en önemli hak, işveren için en temel borçtur. 4857 sayılı İş Kanununun 32/4. maddesinde ücretin en geç ayda bir ödeneceği kurala bağlanmıştır. Ücretin ödenmediğinden söz edebilmek için işçinin yasa ya da sözleşme ile belirlenen ücret ödenme döneminin gelmiş olması ve işçinin bu ücrete hak kazanmış olması gerekir. 4857 sayılı İş Kanununun 24/II-e bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, primi, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların da ödenmemesi işçiye haklı fesih imkanı verir (Yargıtay 9.HD. 16.7.2008 gün 2007/ 22062 E, 2008/ 16398 K.). Somut olayda; davacı fesih ihtarnamesinde yoğun bir tempoda çalıştığını açıklamıştır. Dava dilekçesinde ödenmeyen hafta tatili ve genel tatil ücretlerinden bahis etmektedir. Dosya içeriğine göre davacının hafta tatili ve genel tatil günlerinde çalıştığı ancak ücretinin ödenmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda fesih beyanından açıkça belirtilmese de davacının ödenmeyen işçilik alacakları sebebiyle 4857 S.Y.nın 24/ 2- e maddesi uyarınca iş sözleşmesini haklı nedenle fesih ettiğinin kabulü gerekir.6 yılı aşan kıdemi olan bir işçinin işçilik tazminat ve alacaklarını geride bırakarak iş sözleşmesini fesih etmesi olağan görülmemiştir.Netice itibarıyla dava konusu kıdem tazminatı isteğinin kabulü gerekirken yazılı gerekçelerle reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.