17. Hukuk Dairesi 2015/5776 E. , 2016/519 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ........... Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ...... vekili ve davalı ....... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacı...... kasko sigorta poliçesi ile sigortalı aracın trafik kazası ve sonrasında gerçekleştirilen hatalı çekiçi hizmeti nedeniyle hasarlandığını, davalı ........"nün maliki olduğu ve davalı..........’nun sevk ve idaresindeki aracın % 75 asli kusurlu olarak davacı şirkete sigortalı araca çarparak maddi hasarlı trafik kazası meydana getirdiğini, 31.779,00 TL"lik hasarın %75 kusura tekabül eden 23.834,00 TL"sinin 15.000,00 TL"lik kısmının trafik sigortası tarafından karşılandığını, bakiye 8.834,00 TL"yi talep ettiklerini; hasarlı aracın tamiri için servise intikali esnasında hatalı ve usulüne uygun olmayan çekici hizmeti nedeniyle 22.867,00 TL değerindeki ikinci hasarının da sigortalısına ödendiğini, sigortalının haklarına kanuni halef olması nedeniyle bakiye 8.834,00 TL maddi tazminatın davalı.......... ve davalı ’ndan müştereken ve müteselsilen; yine 22.867,00 TL maddi tazminatın da ....."dan ödeme tarihi olan 16.10.2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, davalı ..... ve davalı ......’ndan talep ettiği 8.834.00 TL tutarındaki tazminat miktarını 7.945.00 TL daha arttırılarak ıslah edilmesini ve toplam tazminat tutarının 16.779.00 TL olarak hesaplanmasını istemiştir.
Davalı ....... vekili; kusurlu tarafın ...... ve....... olduğunu, ....."nün araç işleten ve 3. kişi olarak yol üzerindeki faaliyetleri ve yolun standartlara uymayan şekli yapısı nedeniyle sorumlu olduğunun, dava dışı sürücü ......"ın da hızını gerekli şartlara göre ayarlamadığı için kusurlu olduğunu, davacının talep ettiği miktarı kabul etmediklerini, meydana gelen toplam hasarda çekicinin çok büyük payının olduğunu, araca yapılan yanlış istiflemenin de hasara sebep olması nedeniyle açılan davanın reddini talep etmiştir.
Davalı....... vekili; cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davalı ....... vekili cevap dilekçesi sunmamış, duruşmada davanın reddi talebini içerir beyanda bulunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile araçta kaza sonucu meydana gelen 16.000,00 TL zararın davalılar ...... ve ....."nden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, araçta hatalı çekici hizmeti sonucunda meydana gelen 22.000,00 TL zararın davalı ...... sahibi ..."tan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm davalı .... vekili ve davalı ...... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere göre davalı ..... vekilinin ve davalı ..... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Somut olayda mahkemece alınan kusur konusundaki bilirkişi raporunda trafik kaza raporunun aksine davalının %100 kusurlu olduğu değerlendirilerek bu miktar üzerinden tazminat hesabı yapılmış ise de, davacı vekili dava dilekçesinde davalının %75 kusurlu bulunduğunu belirterek sigortalısına yaptığı ödemenin %75"e denk gelen kısmının -ZMSS tarafından ödenen kısımdan bakiye kalanının- tahsilini talep etmiş ve dava dilekçesinde kusur oranı konusunda
fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmamıştır. Yapılan yargılamada davalı tarafın %100 kusuruna göre hesap edilen hasar bedeli davacı tarafından ıslah edilmişse de dava dilekçesinde kusur yönünden fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması söz konusu olmadığından %100 kusura göre yapılan ıslah da göz önüne alınamaz. 6100 Sayılı HMK"nın 26.maddesi hükmüne göre, "Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir". Mahkemece talep aşılarak 16.000,00 TL"ye hükmedildiğinden hükmün bu yönüyle bozulması gerekmiştir.
3-Kabule göre; 2918 sayılı KTK."nun 109/1. maddesinde "motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar." denilmektedir.
Davaya konu kaza 28.07.2009 tarihinde gerçekleşmiş, davacı vekilince ıslah talebi ise 27.05.2013 tarihinde yapılmıştır. Islah talebinin de bu sürenin bitiminden sonra yapılmış olmasına göre, ıslahla artırılan kısım yönünden ..... vekilinin süresinde ileri sürdükleri zamanaşımı def"inin kabulü ile bu kısma ilişkin talebin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde kabulü yönünde hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
4-492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davalı........ karar ve ilam harcından muaf olduğu halde mahkemece, diğer davalılar ile birlikte harçtan müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması da doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ....... vekilinin ve davalı ........ vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ........ vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ..........vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,18/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.