19. Ceza Dairesi Esas No: 2017/4238 Karar No: 2017/10217 Karar Tarihi: 28.11.2017
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/4238 Esas 2017/10217 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkemenin verdiği karara göre, İİK’nın 333/a maddesindeki suçun oluşması için, takibin kesinleştiği tarihin suç tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği belirlendi. Borçlu şirketin borcu ödeme gücüne sahip olup olmadığının tespiti için ise borçlu şirket defter ve belgeleri ile banka hesapları üzerinde karşılaştırmalı olarak bilirkişi marifetiyle inceleme yapılması gerektiği açıklandı. Ayrıca, İİK'nın 345/a maddesi yönünden kurulan hükümlerde de aynı şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği belirtildi. Kararda geçen kanun maddeleri ise İİK’nın 333/a, 345/a, 347 ve 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 345/A maddeleridir.
19. Ceza Dairesi 2017/4238 E. , 2017/10217 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Beraat, Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ; 1-İİK’nın 333/a maddesi yönünden kurulan hükme yönelik yapılan incelemede; Sanığa isnad edilen İİK’nın 333/a maddesindeki suçun oluşması için, takibin kesinleştiği tarihin suç tarihi olarak kabulü ile şikayetin süresinde olup olmadığı tespit edilerek, bu tarih itibariyle borçlu şirketin borcu ödeme gücüne sahip olup olmadığı belirlenmek üzere borçlu şirket defter ve belgeleri ile banka hesapları üzerinde karşılaştırmalı olarak bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılıp, sonucuna göre hukuki durumun takdiri gerekirken, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, 2-İİK’nıın 345/a maddesi yönünden kurulan hükme yönelik yapılan incelenmede; İİK"nın 345/a maddesindeki iflasını istememek suçunun oluşabilmesi için, aynı Kanun"un 179 ve 6762 sayılı TTK’nın 324. maddesinde öngörülen koşullarda şikayet tarihi itibariyle şirketin aktif ve pasif durumunun belirlenerek sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği cihetle; borçlu şirkete ait ticari defterler, bilançolar ve banka hesapları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre hukuki durumunun tayini gerekirken, sadece vergi dairesince gönderilen beyanname ve bilanço üzerinden yapılan incelemeye göre düzenlenen bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Kabule göre; Borçlu şirketin 31/12/2009 tarihinde iflasının istenmesi gerektiğinin kabulü halinde, müşteki vekilinin 03/03/2011 tarihli şikayetinin İİK"nın 347. maddesinde öngörülen bir yıllık süre içinde bulunmaması nedeniyle şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 75. maddesinin birinci fıkrası uyarınca uzlaştırma kapsamındaki suçlar hariç olmak üzere, yalnız adli para cezasını gerektiren veya kanun maddesinde öngörülen hapis cezasının yukarı sınırı altı ayı aşmayan suçlar önödemeye tabi olup, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu"nun 345/A maddesinde öngörülen suçun cezasının üst sınırının üç ay hapis cezası olduğu ve suç tarihi itibariyle uzlaştırma kapsamında bulunmadığı gözetilerek, sanık hakkında önödeme ihtaratında bulunulup sonucuna göre durumun tayini gerekirken anılan ihtarat yapılmadan mahkumiyet kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve şikayetçi vekilinin nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 28/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.