Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/21949
Karar No: 2010/8087
Karar Tarihi: 25.03.2010

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2008/21949 Esas 2010/8087 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2008/21949 E.  ,  2010/8087 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA :Davacı, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği reddetmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    1)Davacı, davalıya ait işyerinde tır sürücüsü olarak 01.03.2001-01.10.2004 arasında çalıştığı, işe giriş sırasında nedenini bilmediği 2.000.DM bedelli tarihsiz, 10.06.2000 tanzim tarihli senet alındığı, fesihten sonra senedi yırtıp attığının söylendiği, iade edilmediği, aralarında hukuki ve ticari nedene dayalı alacak borç ilişkisinin olmadığı, Sakarya 4. İcra Md. 2005/2657 sayılı icra takibindeki senet nedene ile borçlu olmadığının Tespitine ve %40 inkar tazminatına karar verilmesi istemiştir.
    Davalı, davacının 01.03.1997-18.07.1998 tarihleri arasında tır şoförü olarak çalıştığı dönemde söz konusu alacağın tahakkuk ettiğini, işi terk ettiğinden tahsil edilemeyip şirket muhasebesine kayıt edildiğini, muhasebe defterinin 17 Ağustos depreminde şirket muhasebecisinin bürosunda enkaz altında kaldığından zayi olduğunu, işe tekrar girdiğinde söz konusu senedi imzaladığını, borcunu ödemeyip işi terk ettiğini , davanın yerinde olmadığını savunmuştur.
    Mahkemece, icraya konulan senedin tanzim tarihinin 10.06.2000 olduğu, davacının tekrar davalı yanında çalışmaya başladığı senet üzerindeki meblağın ve bir kısım yazıların farklı bir kalem ile yazılmış oldukları bedelin nakten ahzolunduğunun belirtildiği, takibe konu senedin kambiyo senedinin tüm unsurlarını taşıdığı, senedin beyaza imza atılarak ve doldurulmaksızın davalı şirkete verildiğini kabulde bir tereddüt olmadığı, boş olarak verilen senedin aksinin HUMK 288 v.d. Maddeleri gereğince yazılı bir belge veya senetle ispat edilmesi gerektiği, davacının böyle bir belge sunmadığı, senedin teminat olarak verildiğinin ispat edilemediği, kambiyo senetlerinin illetten mücerret olduğu, gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir.
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı işveren tarafından takibe konulan senedin işe giriş esnasında teminat amaçlı olarak verilip verilmediği, davacı işçinin gerçekte borcu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Ticaret Hukuku hükümlerine dayalı senetlerin, teminat kaydı içerdiğinde, poliçe, bono veya çek olsun vasfını kaybettiği, geçerli olmadığı bilinmektedir. İşçi ve işverenin taraf oldukları iş ilişkisinde başlangıçta işe girerken, bazı iş kollarında işverenin teminat amacı ile
    bu tür senetler aldığı uygulama ile anlaşılmaktadır. Kuşkusuz bu durumun kanıtlanması halinde bu şekilde alınan senet, teminat senedi niteliğinde sayılmalıdır.
    Diğer taraftan, İş Hukuku; işçi ve işveren ilişkisinde, işverenin sosyal ve ekonomik bakımından güçlü olması, işçinin korunması ve işçi lehine yorum ilkeleri dikkate alınarak, sözleşme hukuku alanında ayrılmış ve farklı kurallar getirerek gelişmiştir.
    Bu nedenle iş hukukunda, düzenlenen belgelere karşı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 288. ve devamı maddeleri uyarınca yazılı belge ve senetle ispat zorunluluğu kuralı yerine işçi lehine tanık dinletilmesi yoluna gidilmektedir.
    Mahkemece Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 75. Maddesi uyarınca tarafların celbi ile dava ve savunma hakkında gerekli izahatın alınarak bu doğrultuda tarafların delilleri toplanıp gerekli inceleme yapılarak sonuca gidilmesi gerekir.
    2) Toplanan deliller sonucunda davacı işçinin iddiası ile ilgili olarak kanaat oluşmaması halinde, davacının her türlü delil ibaresi nedeni ile yemin deliline başvurma imkanı da olduğundan, yemin hakkı hatırlatılıp, bu hakkını kullanıp kullanmayacağı da belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmiş olması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25/03/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi