17. Hukuk Dairesi 2014/5962 E. , 2016/454 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davalıların maliki, işleteni ve sürücüsü olduğu otobüsün, davacıların çocuğu olan ..."un yolcu olarak bulunduğu motosiklete çarparak ölümüne neden olduğunu, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacılar için 2.000,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 70.000,00"er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacı tarafından destekten yoksun kalma talepli davasının sigortadan alınan miktar raporda belirlenen miktardan fazla olduğundan reddine, davacı tarafın davalı ... aleyhine açmış olduğu maddi ve manevi tazminat taleplerinin husumet nedeni ile reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile her bir davacı için 3.000,00"er TL"nin olay tarihi olan 13/08/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."den tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dosya içeriğine göre, davalı ..., kazaya neden olan aracı kiralamış ve araç şirketin işinde kullanılırken dava konusu kaza meydana gelmiştir. Araç üzerinde davalı şirketin logosunun bulunduğu belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece, davalı şirketin davacıların zararından sorumlu olduğu kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK m. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu desteğin ölümü nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, davalıların sorumluluğunun niteliği, kusur oranları da gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacılar için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
4-Davacılara dava açılmadan önce sigorta şirketi tarafından destekten yoksun kalma tazminatı ödemesi yapılmış olması ve zararlarının karşılanmış olması nedeniyle davacıların maddi tazminat taleplerinin reddedilmiş olmasına göre, davalılar ... ve ... lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu hususun gözden kaçırılması ve yargılama giderlerinin tamamından davalıların sorumlu tutulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve .... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara ve davalılar ... ile ..."e geri verilmesine 18/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.