6. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/16825 Karar No: 2013/478 Karar Tarihi: 17.01.2013
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/16825 Esas 2013/478 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açılan bir kiralananın tahliyesi davası görülmüştür. Davanın kabul edilmesi üzerine, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Bu nedenle, davacının ortağı ve müdürü olduğu bir şirketi olduğu ve mevcut bir işi bulunduğu göz önüne alındığında, ihtiyaç iddiasının samimi ve zorunlu olmadığı belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen geçici 3. madde ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi belirtilmiştir.
6. Hukuk Dairesi 2012/16825 E. , 2013/478 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, iktisap ve işyeri ihtiyacı sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arzetmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir. Olayımıza gelince; Davacının, ...’nin müdürü olduğunu, davacı vekili 12.12.2011 havale tarihli dilekçesinde açıklamıştır. Limited şirket ortağı ve müdürü olan davacının mevcut bir işi olduğunun kabulü gerekmekte olup, ihtiyacının samimi ve zorunlu olduğu söylenemez. Kabule göre de; ihtiyaç iddiasını kanıtlama yükü davacıya ait iken, ispat yükü ters çevrilip davalı tarafa yükletilerek davacının yeminli beyanı üzerine davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 17.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.