10. Hukuk Dairesi 2015/501 E. , 2016/5916 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücûan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraflar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-506 sayılı Kanunun 87. Maddesi ve 5510 sayılı Kanunun 12/son maddesi hükmünde tanımlandığı üzere taşeron; bir işte ya da bir işin bölüm veya eklentilerinde asıl işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran 3. kişidir.
Asıl işveren taşeron ilişkisinin varlığı için öncelikle işin başka bir işverenden alınmış olması, bir başka ifade ile asıl işverenin işverenlik sıfatına devredilen iş dolayısıyla sahip olması, asıl işyeri ya da işyerinden sayılan yerlerde kendi adına işçi çalıştırıyor olması gerekir.
İşin belirli bir bölümünde değil de tamamının bir bütün halinde ya da bölümlere ayrılarak başkalarına devredildiği, işten bu yolla tamamen el çekildiği, sigortalı çalıştırılmadığı için işveren sıfatının haiz olunmadığı durumda ise, bunları devralan kişiler alt işveren, devredenlerde asıl işveren olarak nitelendirilemeyecektir.
Aracı sıfatının kazanılmasında diğer koşullar ise, asıl işverenden istenilen işin, asıl iş yada işyeriyle ilgili işin bir bölümünde veya işyeri eklentilerinde alınmış olması ve bu işte işi alanın kendi işçilerinin çalıştırılması ve bu nedenle de işveren sıfatına sahip olunmasıdır.
Mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, öncelikle dosyaya sunulan tüm sözleşmeler ve ilgili belgelerle birlikte tarafların sunacağı deliller birlikte değerlendirilerek, davalılar arasındaki hukuki ilişki, bir başka ifade ile, asıl
işveren-taşeron ilişkisi olup olmadığı belirlenmeli, bu yönde öncelikle ... arasındaki ilişki ortaya konulmalıdır. Asıl işverenin taşeronun kusuru dolayısıyla teselsül hükümlerine göre sorumlu olacağı gözetilmeli, tazminat dosyası da incelenerek, davaya konu iş kazasının meydana gelmesinde oluşa uygun sorumluluğun tartışıldığı, konusunda ve işçi sağlığı iş güvenliği alanında uzman bilirkişi kurulundan kusur raporu alınmalı, mevcut raporlar arasında oluşan çelişki giderilmeli, böylelikle kusur oran ve aidiyetleri usulünce belirlenmeli ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
2-Gerçek zarar tavan hesabı yapıldıktan sonra, ilk peşin değerle karşılaştırılması sonucu düşük (az) olanın, kusur karşılığına isabet eden miktarın hesaplaması gerekirken, mahkemece yazılı şekilde tavan olarak, ilk peşin sermaye değerinin değil de, daha sonraki artışlar da dikkate alınarak daha yüksek miktara hükmedilmesi doğru bulunmamıştır.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraflar avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem hâlinde davalılara iadesine, 18.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.