14. Hukuk Dairesi 2019/4144 E. , 2020/3860 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.05.2007 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.05.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı, davalılar murisi ... ... ile ... Noterliği’nde 07.07.1979 günü düzenledikleri satış vaadi sözleşmesi uyarınca 631 parsel sayılı taşınmazın 23333/200000 payının satışının vaat edildiğini, zilyetliğindeki taşınmazın tapu kaydının devredilmediğini ileri sürerek, taşınmaz payının adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan ..., zamanaşımı süresinin geçtiğini, davacının taşınmaz zilyedi bulunmadığını ve payını haricen dava dışı ..."e devrettiğini belirterek davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 19.04.2016 tarih 2016/1830 E-2016/4714 K sayılı ilamıyla "...zeytinlik niteliğindeki 200.200 m2 yüzölçümlü dava konusu 631 parsel sayılı taşınmazda 23333/200000 payın intikal nedeniyle davalılar adına verasette iştirak halinde kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Tapu kayıtlarında davacının dayandığı satış vaadi sözleşmesinde davacı ile aynı oranda pay satın almayı vaat eden dava dışı ..., payın hükmen adına tescilini sağlayıp dava dışı ..."e devrettiği görülmektedir. Davacının dayandığı ... Noterliğinde düzenlenen 07.05.1979 tarihli satış vaadi sözleşmesinde çekişme konusu payın zilyetliğinin davacıya devredildiğine ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Keşif sırasında dinlenen aynı zamanda dava konusu taşınmazın da paydaşı olan davacı tanıkları davacının kullanımında bulunan taşınmazın sınırlarını belirtmişlerdir. 15.07.2012 günlü fen bilirkişi raporu ve eki krokide de tanıkların sınırlarını belirttiği bölüm işaretlenmiş ve 34.771,32 m2 olduğu saptanmıştır. Dava konusu payın davacıya devredildiği ve davacının tasarrufunda bulunduğu keşif sırasında dinlenen tanıkların beyanlarından anlaşılmaktadır. Bu nedenle, davalının zamanaşımı savunması TMK"nın 2. maddesinde yer alan "dürüst davranma kuralı" ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Dolayısıyla, işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken davanın zamanaşımı nedeniyle reddi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş; bu nedenle reddi gerekmiştir.
2-Davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Somut olayda; mahkemece davanın kabulü ile 631 parsel sayılı taşınmazdaki davalılar adına elbirliği halinde kayıtlı olan 11.667/50.000(46.668/200.00) paydan 46.666/200.00 payın iptali ile davacı adına tapuya tesciline, bakiye 2/200.00 payın davalılar adına elbirliği mülkiyeti halinde bırakılmasına karar verilmiş ise de, dava konusu payın 46666/200000 olduğu, eksik yazıldığı anlaşılmaktadır. Payın eksik yazılması doğru görülmemiş ise de, bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun 1 numaralı bendinde yazılı olan "11.667/50.000(46.668/200.00) paydan 46.666/200.00 payının" kelimeleri hüküm sonucundan çıkartılarak, yerine "11667/50000(46668/200000) paydan 46666/200000 payın" kelimelerinin yazılmasına, "bakiye" kelimesinden sonra gelen "2/200.00" ibaresinin hüküm sonucundan çıkartılarak, yerine "2/200000" ibaresinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.