Hırsızlık - mala zarar verme - konut dokunulmazlğının ihlali - görevliye direnme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/20962 Esas 2015/4260 Karar Sayılı İlamı
13. Ceza Dairesi Esas No: 2014/20962 Karar No: 2015/4260 Karar Tarihi: 11.03.2015
Hırsızlık - mala zarar verme - konut dokunulmazlğının ihlali - görevliye direnme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/20962 Esas 2015/4260 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığının ihlali ve görevliye direnme suçlarından mahkum edilmiştir. Temyiz incelemesinde, uygulanması gereken kanun maddeleri dikkate alınmadığı için hüküm bozulmuştur. Sanığın, birden fazla memura karşı zincirleme şekilde görevi yaptırmamak için direnmesi ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçunun birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi durumunda, farklı kanun maddeleri uygulanması gerekmektedir. Sanığın hükümlülüğü bulunmaması nedeniyle cezalarının ertelenmesi yanlış uygulanmıştır. Ayrıca, uzun süreli erteli hapis cezasında hak yoksunluğu kendi alt soyu açısından uygulanmayacağı da dikkate alınması gereken bir konudur. Kanun maddeleri: TCK 141, 43/2, 119/1-c, 5237 sayılı Yasa'nın 53/1 ve 53/4, TCK 53/1-c.
13. Ceza Dairesi 2014/20962 E. , 2015/4260 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlğının ihlali, görevliye direnme HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: TCK"nın 141. maddesinin gerekçesinde “almak fiilinden maksat, suçun konusunu oluşturan mal üzerinde mağdurun zilyetliğine son verilmesi, mağdurun suç konusu eşya üzerende zilyetlikten doğan tasarruf haklarını kullanmasının olanaksız hale gelmesi ve bu tasarruf olanağı ortadan kaldırılınca suçun tamamlanacağı” belirtildiğinden ve müştekinin ikametinden çalınan suça konu bilgisayar ve fotoğraf makinesinin olaydan sonra müştekinin ikametinin bulunduğu bina giriş katı merdivenlerinin arkasına poşet içerisinde gizlenmiş şekilde bulunduğunun anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki teşebbüs hükümlerinin uygulanması gerektiği yönündeki düşünceye iştirak edilmemiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın, görevi yaptırmamak için direnme suçunu, birden fazla görevli memura karşı zincirleme şekilde işlemesi karşısında sanık hakkında TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanmaması, ile konut dokunulmazlığını ihlal etme suçunun birden fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK"nın 119/1-c maddesi gereğince uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, 2- Bir daha suç işlemeyeceği hususunda kanaat oluştuğundan bahisle cezaları ertelenen sanığın kasıtlı suçtan hükümlülüğü bulunmadığı gözetilmeden yetersiz gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmaması 3-Kısa süreli erteli özgürlüğü bağlayıcı cezalar ile hükümlülüğüne karar verilen sanık hakkında 5237 sayılı Yasanın 53/4. maddesine aykırı olarak 53/1. maddesi ile uygulama yapılması ve uzun süreli erteli hapis cezasında TCK"nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun kendi alt soyu açısından uygulanmayacağının gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 1412 Sayılı CMUK"un 326/son. maddesi gereği sanığın ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının gözetilmesi, 11.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.