Hırsızlık - mala zarar verme - konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/2010 Esas 2015/1869 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2010
Karar No: 2015/1869
Karar Tarihi: 05.05.2015

Hırsızlık - mala zarar verme - konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/2010 Esas 2015/1869 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, sanığın cezasının infazı tamamlanıncaya kadar kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksun bırakılması gerektiği gözetilmeden hüküm kurulmuştur. Bu nedenle hükümler bozulmuş ve düzeltilerek onanmıştır. Ayrıca, sanık üzerine atılı suçu kabul etmemesi ve başka bir delil bulunmaması nedeniyle suçsuzluğuna hükmedilmesi gerektiği halde mahkum edilmesi de bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nın 58/6-7. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentleri
- 5237 sayılı TCK'nın 53/2. ve 3. maddeleri
17. Ceza Dairesi         2015/2010 E.  ,  2015/1869 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığını ihlal
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin yapılan incelemesinde;
    Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58/6-7. maddesi uygulamasında birden fazla ceza içeren ilamın tekerrüre esas alındığı gösterilmiş ise de, cezaların en ağırının infaz aşamasında dikkate alınması olanaklı kabul edilmiştir.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Kasten işlemiş olduğu suçlar için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından, "5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin" bölümler çıkarılarak, hüküm fıkralarına “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet
    ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına ” cümleleri yazılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    2-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin yapılan incelemesinde;
    Sanığın üzerine atılı suçu kabul etmemesi, tanık ..."ın sanığı teşhis edememesi, diğer sanık ..."ın müdafii huzurundaki kolluk anlatımında bu sanıkla bereber suçu işlediğini söylemiş ise de sonradan bu beyanını kabul etmeyerek eylemi tek başına gerçekleştirdiğini söylemesi ve sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair başkaca da bir delilin olmadığının anlaşılması karşısında; savunmasının aksini ispat edecek şekilde yüklenen suçtan mahkumiyetini gerektirir her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden ve "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi gereğince beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 05.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.