Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı vekili tarafından, borçlu hakkında 6.896.TL ise başlatmama tazminatı ve 450.TL vekalet ücreti, genel haciz yolu ile takibe konulmuştur. Borçlu adına çıkarılan ödeme emri 27.03.2008 tarihinde tebliği üzerine yasal süresi içeresinde 03.04.2008 tarihinde ise başlatmama tazminatının 5.471,37.TL"yi aşan kısmına itiraz etmiştir. Bu durumda borçlu hakkındaki takip kesinleşmediğine göre, borçlunun itirazının kaldırılmasına veya iptaline ilişkin bir karar da ibraz edilmediğinden, bakiye borç hesabının bu itiraz nazara alınarak yapılması gerekir. Bu husus gözardı edilerek süresinde itiraz edilmediği için takibin kesinleştiğinden bahisle yapılan bilirkişi raporunun hükme esas alınması isabetsizdir.  
SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 10/06/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.