MAHKEMESİ : SARIKAMIŞ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/04/2014
NUMARASI : 2009/456-2014/79

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu K. Köyü çalışma alanında bulunan 162 ada 2 parsel sayılı 99.23 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı F.. Ö.. adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar T.. Ö.. ve müşterekleri, miras yoluyla gelen hak ve tapu kaydına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar T.. Ö.. ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı T.. Ö.. ve müşterekleri, çekişmeli 162 ada 2 parsel sayılı taşınmazın davalı F.. Ö.. adına tespit ve tescil edildiğini ancak taşınmazın murisleri Süleyman adına eski tapu kaydının olduğunu belirterek miras payları oranında adlarına tescil talebiyle dava açmışlar, davalı F.. Ö.. de, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, dinlenen mahalli bilirkişilerin çekişmeli taşınmazın davalıya ait olduğunu belirttikleri, davacı tarafın davalarını ispat edemedikleri gerekçesiyle davanın reddine dair hüküm kurulmuşsa da, yapılan inceleme ve araştırma karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Davacı taraf, dava açarken tapu kaydına dayandığı halde, mahkeme gerekçesinde dayanak tapu kaydının taşınmaza uyup uymadığı tartışılmamıştır. Mahkemece, öncelikle davacı tarafın dayandığı 12.04.1945 tarih, cilt: 1, sahife: 71"de kayıtlı tapu kaydı, tesisinden itibaren tedavülleriyle birlikte getirtilmeli, söz konusu tapu kaydının başka taşınmazlara revizyon görüp görmediği de araştırılarak mahallinde yeniden yapılacak keşifte dayanak tapu kaydında yer alan mevki ve hudutlar, taşınmazı bilen elverdiğince yaşlı, yansız mahalli bilirkişi ve taraf tanıklarından sorularak yöntemince uygulanmalı, bu konudaki beyanları zapta geçirilmeli, çekişmeli taşınmazı kapsayıp kapsamadığı belirlenmeli, fen bilirkişisinden keşfi takibe imkan verir şekilde rapor alınmalı, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, belirtilen hususlar yerine getirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı T.. Ö.. ve müşterekleri vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine,
27.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.