Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1649
Karar No: 2016/5840
Karar Tarihi: 18.04.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/1649 Esas 2016/5840 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/1649 E.  ,  2016/5840 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, 18.10.2008-17.02.2012 tarihleri arasında davacıya ödenen ölüm aylıklarının yersiz olduğunun davalı kurumca tespiti nedeniyle, aylık kesintisi ve ödenmiş aylıkların geri iadesi işlemlerinin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin 2. fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir. Burada, eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun/durumunun tanımlanması, hukuki sınır ve çerçevesinin çizilip ortaya konulması önem arz etmektedir. Taraflar arasında hangi hukuki sebep ve maddi vakıaya dayanmış olursa olsun sona ermiş evlilik birliğinin hak ve yükümlülüklerinin sürdürüldüğü beraberlikler veya kesinleşmiş yargı kararına bağlı olarak gerçekleşmiş boşanmanın var olan/olası sonuçlarını ortadan kaldırıcı/giderici nitelikteki birliktelikler madde kapsamında değerlendirilmeli, ortak çocuk/çocuklar yönünden, boşanma kararın bağlanan veya bağlanmayan kişisel ilişkilerin yürütülmesini sağlamaya yönelik olarak, eşlerin belirli aralıklarda ve günlerde zorunlu şekilde bir araya gelmeleri durumunda ise kanun koyucunun bu türden ilişkinin varlığının gelir/aylık bağlanmaması veya kesilmesi nedeni olarak öngörmediği kabul edilmeli, boşanılan eşle kurulan/yürütülen ilişkinin, eylemli olarak birlikte yaşama kavramı kapsamında yer alıp almadığı dikkatlice irdelenerek saptama yapılmalıdır.
    Somut olayda dosya arasında bulunan belgeler tetkik edildiğinde; İnegöl Kaymakamlığı İlçe Nüfus Müdürlüğünün 2004-2013 tarihleri arası adres hareketliliğini gösterir Adres Bilgileri Raporunda davacı ...`in 25.02.2007 tarihinden itibaren adresinin ...olduğu, boşandığı eşi ...`un adresinin 01.06.2005 - 01.12.2009 tarihleri arası ... tarihleri arası ise ...olduğu, İnegöl İlçe Seçim Kurulu`nun davacı ve boşandığı eşe ait gönderilen seçmen adreslerinde 2009 mahalli idare seçiminde davacı ve boşandığı eşi sandık nolarının aynı olup, sıra nolarının ise ardışık olduğu, boşandığı eş ...`un 2010 ve 2011 seçimlerinde...Bursa Telekom Müdürlüğü`nden telefon aboneliği hakkındaki yazılan müzakereye cevaben gelen yazıda davacı ...`in ikametgahı olan ..... adresinde boşandığı eşi ...`a ait telefon ve ... hattı aboneliği bulunduğu tespit edilmiştir. 10.02.2014 tarihli Kurum tarafından tanzim olunan denetim raporunun tespit edilen kayıtlarla aynı yönde olduğu dikkate alındığında; Mahkemenin davacı tanıklarının beyanını hükme esas alarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de dosya arasında bulunan bilgi ve belgeler mahkemenin gerekçesi ile örtüşmediği gibi eksik incelemeye dayanmaktadır.
    Her ne kadar yerel mahkeme davalı kurum araştırmasının yetersiz olduğunu ve bu yetersiz araştırmaya dayalı denetim raporu doğrultusunda yapılan işlemlerin yasa ve usule uygun olmadığını belirtip işlemin iptaline karar vermiş ise de dosyanın bütünü incelendiğinde müfettiş raporuna dayanak olan ekler dosya içinde bulunmamaktadır. 10.02.2014 tarihli Kurum tarafından düzenlenmiş denetim raporunda davacının boşandığı eşinin eski çalıştığı yerdeki personel sorumlusu tanık Hakan Baki`nin ifadesinde 2002-2011 arasında çalışma kaydının bulunduğu, 19.04.2011 tarihinde boşandığı eş tarafından bildirilen adresin davacının adresi olduğu, 30.12.2007 tarihli AGİ için istenen Aile Durumu Bildirim Belgesinde davacı eş ve çocukları ile kaldığını beyan ettiği anlaşılmıştır. Dosya tetkik edildiğinde yukarıda adı geçen 30.12.2007 tarihli Aile Durumu Bildirim Belgesi dava dosyasında olmadığı ve kurumdan istenip inceleme yapılmadığı ve tanık ...zurunda dinlenmediği sadece dosyada bulunan belgeler üzerinde eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi yersiz olmuştur. Bu tür davalar, kamu düzenine ilişkin olup resen delil araştırması yapma yükümlülüğü de bulunmaktadır. Bu araştırmalar yapıldıktan sonra elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekir.
    Mahkemece yapılacak iş; öncelikle Kurum tarafından tanzim olunan denetim raporunun aksi ispat oluncaya değin geçerli belgelerden olduğu gözetilmek suretiyle, denetim raporunca esas alınan ek belgelerin tamamının getirilip titizlikle incelenmeli, medula sisteminde kayıtlarda görülen adresler ilgili sağlık kuruluşlarından araştırılmalı ve denetim raporunda adı geçen tanıklar mahkeme huzurunda dinlenmeli ve böylece “boşanılan eşle eylemli olarak birlikte yaşama” olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği, dosyada toplanan ve toplanacak olan diğer kanıtlar ışığı altında değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi