Esas No: 2021/1854
Karar No: 2022/6197
Karar Tarihi: 22.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1854 Esas 2022/6197 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi, İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada verilen kararın istinaf edilmesi sonucunda verilen kararın tamamen reddedildiğini ve temyiz yoluna başvurulamayacağını belirtti. Bu kararın nedeni ise, Bölge Adliye Mahkemelerinin miktar veya değeri 40.000 TL'yi geçmeyen davalara ilişkin verdiği kararlar aleyhine temyiz yoluna başvurulamamasıdır. HMK'nın 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi ile değişik 362/1-a maddesi gereğince, bu miktar 72.070 TL'dir. Verilen kararın miktarı ise 10.000 TL olduğundan, temyiz sınırının altında kaldığı sonucuna varılmıştır. Kararın detaylarına ve tarihlerine ilişkin bilgiler de belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13.03.2018 tarih ve 2017/162 E- 2018/79 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kısmen kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce verilen 29.12.2020 tarih ve 2018/2971 E- 2020/2028 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı .... vekili ve davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
HMK'nın 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi ile değişik 362/1-a maddesi hükmüne göre, Bölge Adliye Mahkemelerinin miktar veya değeri 40.000,00 TL'yi geçmeyen davalara ilişkin verdiği kararlar aleyhine temyiz yoluna başvurulamaz. Bu miktar, HMK'nın Ek 1. maddesi uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm tarihi itibarile 72.070.-TL'dir. Bölge adliye mahkemesince kabul edilen miktar 10.000.-TL olup yukarıda anılan madde hükmüne göre temyiz sınırının altında kaldığı anlaşılmaktadır. Davacı vekili katılma yoluyla temyiz talebinde bulunmuş olup katılma yoluyla temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlıdır. HMK'nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı kanunun 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, davalı vekilinin ve katılma yoluyla temyiz isteminde bulunan davacı vekilinin kesin olan karara yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükme yönelik temyiz isteminin REDDİNE, işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı .... ve davacıya iadesine, 22/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.