Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/543 Esas 2015/1797 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/543
Karar No: 2015/1797
Karar Tarihi: 05.05.2015

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/543 Esas 2015/1797 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, hırsızlık suçu nedeniyle sanığın mahkumiyetine karar verdi. Ancak, temyiz sürecinde yapılan incelemelerde eksiklikler tespit edildi. İlk olarak, tanık ifadelerinin yetersiz olduğu ve görgü şahitlerinin teşhis edilmesi gerektiği belirtildi. İkincisi, sanığın adli sicil kaydındaki ilamların yeniden değerlendirilmesi ve tekerrüre esas alınmaması konusunda hataya düşüldüğü dile getirildi. Son olarak, sanığın ceza süresince hak kayıpları ile ilgili hükümlerine dikkat edilmesi gerektiği vurgulandı.
Kanun maddeleri:
- 5271 sayılı CMK, 42. madde (eski hale getirme talebinin Yargıtay tarafından incelenmesi)
- 5320 sayılı TCK, 8/1. madde (ilamların tekerrüre esas alınması)
- 1412 sayılı CMUK, 305/3. ve son madde (ilamların tekerrüre esas alınamayacağı)
- 5237 sayılı TCK, 53/1. madde (ceza süresince hak kayıpları)
17. Ceza Dairesi         2015/543 E.  ,  2015/1797 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanık müdafiinin 17.12.2009 tarihli temyiz talebini içerir dilekçe ile eski hale getirme talebinde de bulunduğu ve mahkemece aynı tarihli Ek Karar ile eski hale getirme talebinin kabulüne karar verildiğinin anlaşılması karşısında, 5271 sayılı CMK"nın 42. maddesi uyarınca eski hale getirme talebini inceleme yetkisinin Yargıtay"a ait olduğu gözetilerek, 17.12.2009 tarih 2009/616 Karar sayılı Ek Karar kaldırılarak yapılan temyiz incelemesinde,
    1-Dosya kapsamından, olay günü saat 20.00 sıralarında müştekinin kuaför iş yerine bir bayanın müşteri gibi geldiği, biraz durduktan sonra müştekiye röfle ücretini sorduğu, müştekinin verdiği fiyatı pahalı bulduğunu söyleyip, işyerinden ayrıldığı, bir müddet sonra müşteki çantasını kontrol ettiğinde içinde para ve ziynet eşyası bulunan kol çantasının çalındığını fark ettiği, bu sırada müştekinin saçını yaptığı bir bayanın, çantanın az evvel gelen ve fiyat sorup giden bayan tarafından çalındığını söylediği, müştekinin işyerine gelen şahsı teşhis edebileceğini söylemesi üzerine zanlılar albümünden sanığı teşhis ettiği, sanığın atılı suçu kabul etmeyip, olay tarihinde İzmir"de olduğu yolunda savunmada bulunduğu, soruşturma aşamasında bilgisine başvurulan ..."ın, çantanın çalındığını görmediği ancak, içeri gelen bayan tarafından götürülmüş olabileceğini konuştukları yolunda beyanda bulunduğunun anlaşılması karşısında, müştekinin yöntemine uygun şekilde celp edilerek; kendisine, çantasının çalındığını gördüğü yolunda beyanda bulunan şahsın kim olduğunun, bu şahsın ... olup olmadığının sorulması ile hırsızlık anına ilişkin görgüsü bulunan bu şahsın tespit edilmesi halinde tanık sıfatıyla dinlenerek, mümkünse bu tanığın, müşteki ve sanığın yüzleştirilmeleri yoluna gidilmesi, aksi halde ise sanığın son tarihli tüm cephelerden alınmış fotoğraflarının temin edilerek, tanık ve müştekiye fotoğraf üzerinden teşhis işlemi yaptırılması ve elde edilecek sonuca göre sanığın hukuki durumunun takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    2-Kabule göre de;
    a-Sanığın adli sicil kaydında yer alan para cezası ile mahkumiyete ilişkin ilamların 5320 sayılı TCK"nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 305/3. ve son maddesi gereğince kesin nitelikte olduğu ve tekerrüre esas alınamayacağının değerlendirilmemesi, sanık hakkında TCK nın 58. maddesi ile uygulama yapılırken de, denetime olanak sağlayacak şekilde hangi ilamın tekerrüre esas alındığının karar yerinde gösterilmemesi,
    b-Kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
    c-Bu dava sebebiyle yapılan 9,00 TL davetiye giderinin 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin değerlendirilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 05.05.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.