17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/18681 Karar No: 2016/307 Karar Tarihi: 13.01.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/18681 Esas 2016/307 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2015/18681 E. , 2016/307 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :..........Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacılar vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın, müvekkillerinin babaları olan ....."a çarparak ölümüne neden olduğunu belirterek davacı ... için 10.000,00 TL, davacı ... 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir. Davalılar vekili, kazada müvekkilinin kusuru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacının davasının kısmen kabulü ile davacı ... için 7.000,00 TL, davacı ... için 5.000,00 TL manevi tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacılara ödenmesine, fazla istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasındaki davada, mahkemece verilen karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş, temyiz dilekçesinin süresinden sonra verildiği gerekçesi ile temyiz istemi ek karar ile reddedilmiştir. Ancak, davalılar vekili adına çıkarılan karar tebligatı, tebligat tarihinde yürürlükte olan Tebligat Kanunu’nun 17. maddesine ve Tebligat Kanunu Uygulama Yönetmeliği 26. madde hükümlerine aykırı olarak davalılar vekilinin yanında çalıştığı ispat edilemeyen şahsa teslim edilmiştir. Davalıya karar tebliğinin hukuken geçersiz olduğu anlaşıldığından anılan ek kararın HUMK’nun 432/son maddesi (HMK."nın 366. maddesi) uyarınca ortadan kaldırılmasına karar vermek gerektirmiştir. 2-Dosyanın esasına yönelik olarak yapılan temyiz incelemesinde: Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranlarının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde 818 sayılı B.K.nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine ilişkin 07.07.2015 tarihli ek kararın ORTADAN KALDIRILMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 13/01/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.