17. Ceza Dairesi 2015/1385 E. , 2015/1793 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üretme, satma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Müştekiler ... ve ..."in Koçbank İzmir Özel Bankacılık Şubesi nezdinde bulunan hesaplarındaki paranın, internet şifresi kırılarak, hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen ... adına açılmış ancak suç tarihi itibariyle sanığın kullanımında bulunan aynı bankanın Çamlıca Şubesi nezdindeki hesaba havale edildiği, havale edilen bu tutardan bir kısmının aynı gün sanık tarafından çekildiğinin anlaşılması karşısında; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 17.11.2009 gün ve 193/268 sayılı kararında açıklandığı üzere; sanığın her iki müştekiye yönelik eyleminin ayrı ayrı olmak üzere 5237 sayılı TCK"nın 142/2-e maddesinde öngörülen "bilişim sisteminin kullanılması suretiyle hırsızlık" suçunu oluşturduğunun gözetilmemesi,
2-Müştekilerin 14.8.2009 tarihli dilekçeleri ile hesaplarından havale edilip de sanık tarafından çekilen tutarın tamamının sanığın ailesi tarafından yargılama aşamasında kendilerine ödendiği, sanıktan şikayetçi olmadıkları yönünde beyanda bulundukları, her ne kadar sanık aşamalarda atılı suçu kabul etmeyip, bizzat pişmanlık göstermek suretiyle suçtan doğan zararın giderilmesi hususunda aktif bir çaba içine girmemiş ise de sanığın ailesinin, yargılama süresince atılı suçtan ceza infaz kurumunda tutuklu olarak bulunan sanık adına suçtan doğan zararı giderme yönündeki gayretlerinin sanık lehine yorumlanması gerektiğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK.nun 168. maddesi kapsamında sanık hakkında değerlendirme yapılması zorunluluğunun gözetilmemesi,
3-Kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar,
kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
4-Bu dava sebebiyle yapılan toplamda 15,00 TL davetiye giderinin 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin değerlendirilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine, 05.05.2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.